Selfie psikolojisi

Hayvanlar, doğal dünya boyunca, hakimiyeti ve teslimiyeti ifade etmek için göreceli boyut kullanır. Örneğin, yakaladığı fareyi öldürdükten sonra gururla sahibine taşıyan kedileri bilirsiniz. Bu davranış kedinin özgüveninin en doğal temsilidir.

Tıpkı diğer hayvanlar gibi, insanlar da büyüklüğü, baskınlık ve teslimiyetle eşit tutar. Papaz diz çökmüş bir cemaatten önce sunakta durur.  Orator (hatip) oturmuş bir izleyici önünde bir papanın üzerine dikilir. Ve krallar kendisine riayet eden halkın karşısındaki yüksek tahtında oturur. Bunların tümü eski uygarlıklar ama insanların, başkalarından uzun boylu olan benliklerini yönetmeye çalıştıkları modern bir metodu var; SELFİE. Türkçesi; öz çekim !

Kameranızı düz tuttuysanız, gerçekte neye benzediğini tam olarak temsil eden bir selfie alırsınız. Ama kamerayı yüzünün üstünde veya altında tutarsanız ne olur? Bir selfie pozunu üstten aldığınızda, yüzünüzü ve gözlerinizi daha büyük gösterirsiniz, böylece daha kısa ve daha genç görünebilirsiniz. Ve eğer kendinizi aşağıdan fotoğraflıyorsanız, çenenizi vurgularsınız, bu da kendinizi daha uzun ve daha egemen yansıttığınız anlamına gelir.

Florida Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma da insanların, benliklerini bir izlenim yönetimi stratejisi olarak kullanırken, kamera açısını manipüle edeceği hipotezini test etti. Ve sonuç olarak, hipotezlerini doğruladılar.  İnsanların kendi benliklerinin kamera açısını amaçlanan kitleye göre manipüle edeceğini gösterdiler. Ve şu sonuçları elde ettiler;

• Erkekler, hedef kitle erkek olduğunda, hakimiyeti göstermek için, aşağıdan aldıkları açıyla selfie çekiyorlar.
• Erkekler, hedef kitle kadın olduğunda, destekleyici ve güvenilir görünmek için selfie açılarını tam karşıya yönlendiriyorlar.
• Kadınlar hedef kitleleri erkek olunca itaatkar görünmek için, selfie açılarını yukarıdan alıyorlar.
• Kadınlar hedef kitleleri diğer kadınlar olduğunda ise destek gücü göstermek için açılarını karşıya yöneltirler.

Ancak bu araştırmanın sonuçları sadece gözlemsel bir çalışmaydı ve araştırmacılar, bu efektleri deneysel olarak üretip üretemeyeceklerini merak ettiler. Böylece kampüste öğrencilere birer fotoğraf makinesi verip selfie çekilmelerini istediler. Katılımcıların yarısına resimlerinin aynı cinsiyetteki kişiler tarafından izleneceği ve diğer yarısına karşı cinsteki kişilere gösterileceği söylendi. Yine sonuçlar tahmin edildiği gibi şekillendi.

İnsanlar üstünlük ya da itaatkar izlenimi yaratmak için kendi benliklerinin kamera açısını gerçekten değiştirirler. Bir diğer katılımcı grubu, daha sonra bu fotoğrafları inceledi ve hakimiyet ve teslim etme ile ilgili bir dizi özellikte puan verdi. Ayrıca, her fotoğraftaki kişinin çekiciliğini ve diğer fiziksel özelliklerini değerlendirdiler. Tahmin edildiği gibi, kamera açısı alttan geldiğinde erkekler daha uzun boylu olarak algılandı ve daha baskın ve çekici olarak değerlendirildi. Ve tersine, kadınlar daha genç gibi algılanıyorlardı. Kamera açısı yukarıdan geldiğinde ise çekingen ve çekici olarak değerlendirildiler.

Bu sonuçlar, insanların üstünlük veya teslimiyet algısını manipüle eden boy uzunluklarını, kamera açısını değiştirerek gerçekten değiştirdiklerini göstermektedir.

Peki sonuç?

Erkekler için tavsiyeler; Eğer diğer insanlara profesyonel bir bağlamda bakmaya çalışıyorsanız, selfielerinizi aşağıdan alın. Bu, egemenliğinizi işaret edecektir. Ancak, kadınları romantik bir bağlamda etkilemeye çalışıyorsanız, selfie açılarınızı direk ve karşıdan alın. Bu sizin desteğinizi gösterecektir.

Kadınlar için tavsiyeler; diğer kadınları profesyonel bir bağlamda etkilemeye çalışıyorsanız, selfielerinizi doğrudan ve net tutmaya çalışın. Bu, sosyal zekanızı gösterecektir. Fakat insanları romantik bir bağlamda etkilemeye çalışıyorsanız, açınızı yukarıya kaldırın. Bu sizi daha genç ve çekici hale getirecektir.