Ulusun egemenliği...

Dünyanın tek çocuk bayramı... Gerçi, Avrupa'da Almanya, Hollanda gibi ülkelerin yanı sıra bazı İskandinav ülkelerinde "çocuk festivalleri" olarak bazı kutlamalar yapılıyor ama ulusal boyutta bir "çocuk bayramı"  kutlayan tek ülkeyiz!

Üstelik "ulusal egemenliğimizin" simgesi; Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluşunu her yıl, "çocuk bayramı" olarak kutlamak, içeriği itibariyle gelecek nesillere aktarılan, genç dimağlara kazınmış, bütün dünyaya haykırılan bir özgürlük bayramıdır!

Gazi Mustafa Kemal, üstün devlet adamlığının yanı sıra, geleceği görebilen nadir devlet adamlığının nişanesi olarak, ulusumuzun bağımsızlığının simgelerini gençlerin sahiplenmesini sağlayarak "bayramlaştırmıştır."

Ulusunun bağımsızlık simgelerini "bayramlaştıran" başka bir ülke yok...

Egemenlik ve bağımsızlığın destanı; Çanakkale'nin ne anlama geldiğini, ancak gençlerin genç dimağına işlersek;

bu ulusun özgürlük ve bağımsızlık mücadelesini bir daha asla, hiçbir güç test etme cesaretini kendisinde bulamayacaktır!

99 yıl önce bugün "bayramlaştırılan" ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi açılışını "çocuklara bayram" olarak ithaf etmek büyük bir devlet adamlığının simgesidir.

1920 yılında İstanbul'u işgal eden bugünkü "güya dost" ülkelere inat hemen aynı tarihte 23 Nisan 1923'te Türkiye Büyük Milleti Meclisi açıldı.

Bir Cuma günü Hacı Bayram Camii'nde namaz kılınıp Kur'an okunarak açılmış ilk meclisin bütün dünyaya verdiği mesaj;

" Müslüman Türk Milleti, istikbali için bağımsızlık uğruna aç kalır, susuz kalır, ancak bayrağını hep göklerde dik tutar.

Asla, boynunu bükmez!"

***

ULUSUN EGEMENLİĞİNE HALEL GETİRMEYE ÇALIŞANLAR!

23 Nisan'ı coşkuyla kutlamamıza kast edenlerin hedefi Kılıçdaroğlu mu ?

 Yoksa ulusal birlik ve bütünlüğümüze halel getirmek isteyenlerin ufacıcık bir "girişimi" midir?

Kılıçdaroğlu'na saldırmaya cesaret edenler, yarın başka bir saldırıya cesaret ederler mi?

Kılıçdaroğlu'na saldırmaya cesaret edenlere devletin en üst makamlarından çok sert ve anlamlı açıklamalar yapılmalıydı.

"Mış" gibi, lütfen açıklamalar yerine çok daha "celalli" açıklama yapılarak, 15 Temmuz kalıntılarına ağır bir tokat atılmalıydı.

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir tokatı atılmalıdır.

Daha yeni bir demokrasi sınavından çıktık. Sandıklarda özgürce oylarımızı kullandık.

 Ancak oylarımızı "murdar" etmeye kimler çalıştılarsa, Ulusal Egemenlik Bayramı öncesi aynı güçler yeni bir provokasyona cesaret etmiştir.

ÖYLE BİR TOKAT ATILMALIDIR Kİ; BUNLAR BİR DAHA ASLA BAŞKA OYUNLARA CESARET EDEMEMELİDİRLER.

15 TEMMUZ HAİN KALKIŞMASININ ARKASINDA HANGİ KARANLIK ELLER VARSA, KILIÇDAROĞLU'NA EL KALDIRANLARIN ARKASINDA DA O KARANLIK ELLER VARDIR!

HERKES AKLINA KAZISIN BU MİLLET 15 TEMMUZ DESTANINI YAZDI.

YİNE YAZARIZ!

***

Alman Şair Rainer Maria Rilke o güzelim şiirinde ne de güzel ifade etmiş:

Yüzümüz kâinata dönük her daim,

Yalnız onda görürüz özgürün yansımasını

Bizim kararttığımız. Ya da bir hayvan,

Dilsiz, kaldırıp başını bakar öylece delip geçerek.

Kaderdir bunun adı; karşıda olmak

Ve başka hiçbir şey değil, hep karşıda.