Hava Durumu

Müslümanlar neden geri kaldı?(3)

Yazının Giriş Tarihi: 25.01.2019 07:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.01.2019 07:02

Önceki yazılarımızda İslam alemini geri bırakan hastalıkları ve o hastalıkları doğuran nedenleri sıralamıştık.  Mevzuya bugünkü yazımızla son vermek istiyorum. Hakikaten, geri kalmışlık, üzerinde kitaplar dolusu yazı yazılacak bir temel sorunumuzdur.

İslam dünyası yeni bilgi üretebilecek kapasiteden ve ileri teknolojiden yoksundur. Ayrıca dünyanın ürettiği bilgiyi kendi halklarına öğretmekte de başarısızdır.

İleri teknolojinin ülke kalkınmasına nasıl bir müthiş güç sağladığının anlaşılabilmesi için bir işadamımızın şu müthiş tespiti iddiamız için yeterlidir:

" Türkiye İnovasyon Haftası Paneli'inde konuşan LİMAK Holding Yönetim Kurulu Başkanı, ilginç bir noktaya dikkat çekti. Türkiye'de 21 Elektrik Dağıtım Şirketi'nden biri olduklarını hatırlatan Başkan; şu anda 11 milyon kişinin elektrik ihtiyacın karşılıyoruz ve bunun için ciddi alt yapı çalışmaları yapıyoruz. 11 milyon kişiye eksiksiz hizmet verebilmek için entegre Bir Sistem kuralım dedik. Bize bu yazılım Sistemini 200 milyon dolara sattılar. Ben çimentocuyum. Her gün gece-gündüz çimento satsam yine de yılda 50 milyon doları geçmez, kazandığım para. İşte Türkiye olarak biz bu nedenle endüstri 4.0'a geçmeliyiz".

İstikbal bilgi temelli toplumların olacaktır. Burada eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in bir sözünü  nakletmek istiyorum ki, Batı toplumunun hedefi ve yükselişinin sırrı anlaşılmış olsun. Şöyle diyor Blair:

"İngiltere'nin 18.yüzyılda serveti toprak idi. 19. ve 20. Yüzyılda toprağın yerini fabrikalar ve sermaye aldı. 21. Yüzyılda ise servetimiz insan olacaktır. İnsan potansiyelini özgürleştirmeli, yeteneklere vurulmuş zincirleri koparmalıyız".

Bakınız, Müslüman 57 ülkenin gayr-ı safi milli hasılalarının toplamı 2 trilyon doların altındadır. Buna karşın 310 milyonluk ABD tek başına 12 trilyon dolar değerinde mal ve hizmet üretmekte; Çin 8 trilyon dolar, Japonya 3,8 trilyon dolar ve Almanya 2,4 trilyon dolarlık üretim yapmaktadır. Mal ve hizmet üretimi İspanya'da 1 trilyon doların üzerindedir. Katolik Polonya 489 milyar dolarlık mal ve hizmet üretimi gerçekleşmektedir.  Budist Tayland 545 milyar dolar değerinde mal ve hizmet üretimi yapmaktadır.

Tekrar ilk sorumuz dönüyoruz. O halde Müslümanlar neden bu kadar güçsüzdür?

Cevap: Eğitim yoksunluğu. Kaliteli ve çağdaş eğitimin olmaması. Daha kesin bir şekilde söylersek; akılcı olmayan, ezberci, teslimiyetçi ve müstemlekeci bir eğitimden dolayı."(Prof.Dr. Faruk Saleem-İslamabat/Pakistan)

Ne demişti Nursi: "Bizim düşmanımız cehalet, zaruret (Fakirlik, geri kalmışlık), ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı san′at, marifet (Eğitim), ittifak silâhıyla cihad edeceğiz."

İSLAM ÜLKELERİNDE NASIL BİR EĞİTİM OLMALI?

Cevabı Nursi'nin Medresettüzzehra modelindedir. Yani; "Vicdanın ziyası ulûm-u diniyedir(Din ve ahlak). Aklın nuru fünûn-u medeniyedir (Fen ve teknoloji). İkisinin imtizacı ile hakikat tecellî eder. O iki cenah ile talebenin himmeti (Gayret) pervâz eder. İftirak (Ayrıldıkları) ettikleri vakit, birincisinde taassup (Yobazlık); ikincisinde hile, şüphe tevellüt eder."

Sonuç; Gelişmiş Batı toplumundan karşılaştırmalı örneklerle içine düştüğümüz geri kalmışlığın nedenlerini belirtmeye çalıştık. Elbette burada değindiğimiz nedenlerden başka ve birbirini de tetikleyen birçok nedenler vardır. Ama görüyoruz ki, en büyük ve ana neden "eğitim"dir.

Ülkemizde de eğitim hiç gündemden düşmüyor. Maalesef bu temel problem ülkemiz için de hala sorun olmaya devam ediyor.  Dolayısıyla bu ana kronik sorun çözülemediği müddetçe bütün İslam coğrafyası, zamanın en büyük silahı olan eğitimden yoksun kalmanın meyvesini; geri kalmışlık, fakirlik, sefalet, iç kavgalar, krizler, acı ve gözyaşı...vb. olarak çekmeye devam edecektir. 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.