Hava Durumu

İslam düşmanı Avrupa! (2)

Yazının Giriş Tarihi: 29.08.2016 09:32
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.08.2016 09:32

Bir önceki makalenin devamıdır.

Salisen; Lord Gürzon'nun dediği gibi, Kur'an'ı Kerimin bütün esasları, yavaş yavaş sulandırılmaya başlandı.

  1. Önce namazın 1400 yıllık uygulanması bu imam tarafından tağyir edildi.
  2. Ardından kurban, zekât, fitre, içki, nikah vb. gibi temeller şu bu nedenlerle tahrif edildi.
  3. Kur'an' Kerim'in ayetleri sinsice yorumlanarak, farklı ve Hristiyan itikadına yol açar şekilde içtihatlar yapıldı.
  4. Allah, Peygamber, Cebrail ve diğer mukaddesat hakkında Türk milletinin kadim itikadını sarsacak şekilde ifadelerle imani ve akaidi anlayışlara hücum edildi.
  5. Daha sonra asrın tefsiri olan Nur Risalelerindeki mantıklı açıklamalar, önce kendisine mal edilerek kamuoyunda kullanıldı. Bununla diğer geniş Müslüman kesim üzerinde bir meşruiyet ve hâkimiyet sağlandı. Daha sonra da "sadeleştirme " adı altında bunlar da tahrif edildi.
  6. Bir taraftan Müslüman dünyasında bu itikadî tahrifatlar yapılırken, diğer taraftan da "Dinler arası diyalog" adı altında, İslam'ı Hıristiyanlığa yamamaya çalışıldı. "bir protestan İslam" oluşturmanın temelleri yavaş yavaş atılıyordu. 
  7. "Din-i Muhammed aşikârdır" anlayışı, yerini masonik bir gizliliğe bıraktı. Öyle ki, en sadık müntesipleri bile birbirlerinin gerçek ismini bilmeyerek, kod isimler kullanıldı. İç içe hıyanet dairelerinden oluşan bu yapıdakiler bir üsttekini hiçbir zaman tanıyamadı. Ve bunun bir hizmet tarzı olduğuna inandırıldı.
  8. Bütün çark "para ve şöhret" üzerinde çevrildi. Bu çarka müslim- gayr-ı müslim ayırımı yapılmadan Allah için(!) himmetler aktarıldı.
  9. Bu ülkenin eli kalem tutan bütün aydınları da "Abant Toplantıları" diye düzenli yapılan çalıştaylarla,- ki, burada hem lüks tatiller yaptırıldı hem de bedava yedirildi, içirildi- sesi çıkabilecek bu kesimler de böylece nazik bir şekilde susturuldu.
  10. İstikbalin en zeki gençleri daha ilk-orta yaşlarda iken, alınarak devşirildi. Adeta Osmanlı'nın yaptığının intikamı bu milletten alınıyordu.

TANZİMAT KAFALI LAİKLERE DİKKAT!

Ancak tüm bunlar yapılırken, bir şeye oldukça dikkat edildi; o da bu örgüt tarafından hiçbir zaman ne Amerika ne Avrupa ve ne de İsrail'e tek bir eleştiri getirilmedi. Zaten iç ve dış medya da bu zındıka şebekesinin elinde olduğu için, az da olsa yapılan eleştiriler de ustaca savuşturuldu. Belli bir aşamaya gelindikten sonra gizlilik aşikâre ( bir kısmı) dönülünce, bunların arkasındaki güç, bunlara Türk Hükümetine yönelik bazı gizli planlar vererek harekete geçmelerini sağladı. Evvela, "MİT Müsteşarı" ile hücuma geçtiler. Sonra işi "MİT TIRLARI" hamlesi ile sürdürdüler. Bilahare Suriye politikası ile Siyonist Amerikan projelerinin tahakkuku için bütün güçlerince Türk Hükümetine abandılar. Uluslararası bir algı ağı kurdular....

Malumunuz daha sonra da 15 Temmuz Darbesi ile öldürücü hamlesini yaptılar. Fakat bütün bu hıyanet ağından bihaber olan Türk milleti ve Hükümeti, sanki bir İlahî koruma altına alınmıştı. Hakikaten mucize denebilecek hadiselerle Hükümet ve Devlet sağ salim kurtuldu. Yıllara sarkan bu masonik hıyanet şebekesinin bütün tuzakları kendi başlarına geçti. Allah'a (dinine) tuzak kuranlar, bir kez daha zelil ve perişan oldular. Bütün bu çabaları ve çalışmaları bir günde berhava edildi, maskeleri düştü.

İşte şimdi de, bir yıkımdan sonra yeni bir yapı yükselmeye başlıyor. Lozan'da biçilen elbise yırtıldı. Tekrar öze dönme fırsatı yakalandı. Bin yıllık kökü üzerine yükselecek taptaze bir Müslüman Osmanlı fidanıortaya çıkıyor. Rabbim isterse "ölüden diriyi çıkarır", değil mi?

AMAN DİKKAT!

Bu arada bunların benzerleri olanlar, hala utanmadan, tekrar Laiklik nakaratlarını atarak, darbeye karşı çıkanlar sanki kendileriymiş gibi, yeniden Müslüman guruplara cemaat adı altında saldırıya geçtiler. İlgisiz ve alakasız olan yetişmiş muhafazakâr-dindar şahsiyetleri, yalan yanlış ihbarlarla, bu hıyanet şebekesin içine dâhil edip, ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. İnşallah hükümet bu oyuna gelip, baltayı kendi ayağına vurmaz. Zira bu şebekenin uyuyan hücreleri mutlaka vardır. Bunlara azami dikkat edilmelidir.

 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.