Hava Durumu

İlmi eleştirilerin kaynağı!

Yazının Giriş Tarihi: 19.05.2017 11:45
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.05.2017 11:45

Bazen aynı noktaya bakanlar, bir birinden farklı görüşler serdettiklerini görüyorsunuz. Bu hususun günlerce kafamı kurcaladığı olmuştur. 


Nasıl oluyor da, aynı mekana, aynı kaynağa nazar eden insanlar husussan "ulema",  birbirine zıt farklı fikirler, farklı görüşler ileri sürebiliyorlar. Birbirlerini tekzip edebiliyorlar. Hatta bazen de sınırı aşıp, kamuoyunu da arkalarına alarak rakiplerine mobbing uygulayanlar bile oluyor. 


Tabii ki bu "ilmi keşmekeş", vatandaşları, sade cahil kişileri oldukça etkiliyor, tetikliyor.


İşte bunun cevabını, "İbn-i Arabî'nin Füsus ul Hikem'inde " "keşf ve müşahede" mevzusunu okuyunca sanırım bu problemi çözdüm. Şöyle kiv:


" ...sufilerin ifadelerinden anlaşılan şudur ki; birbirine zıt cümleler bahsettikleri mevzuun, bu mevzuda ulaştıkları idrakin -ki bu idrake "keşf", "müşahede" vb. adlar vermektedirler- lisan ile ifadesi, insanın tabii muhakeme ve mantık üslubu ile mümkün olmamaktadır. 


"Keşf" ve "müşahede" ile "akıl ötesi'nde" görülen ve idrak edilen şeyleri alışılmış cümle yapıları ve kelimelerle dile getirmekte bir güçlüğün olduğu söylenmiştir.


Fakat ifadelerde görülen bu zıtlık, lafızlardaki bu tezat, acaba "hakikat" te var mıdır? 


Birşeyin birbirine "hakikaten zıt olabilmesi için, bir tenakuz meydana getirebilmesi ve neticede iki zıt hükümden sadece birinin doğru olabilmesi, birinin diğerini çürütebilmesi, ancak iki şey aynı "plan"da ele alındığı taktirde mümkün olur. 


Bunu bir örnekle açıklayalım: 


Bir yolda A yönünden B yönüne gitmekte olan bir araba ile aynı yoldan, fakat B yönünden A yoluna yüksekten uçan bir kuşun çarpışması düşünülemez.  Zira gidiş yönleri zıt olmakla beraber, seyirlerin planı ve seviyeleri aynı değildir. 


İşte çoğu ulemanın ifadelerindeki bu zıtlıklar, dil mantığının verdiği "lafzî" zıtlıklar olup "hakiki" tam manası ile her yönden, her vecihten, her bakımdan bir zıtlık değildir."

Demek ki burada asl olan şey; meseleye farklı seviyelerden ve farklı yönlerden bakışın olmasıdır. Tıpkı (6) rakamına farklı yönden baktığınızda; birisine (6) görünürken, diğerine de (9) görünmesi gibi. 


O halde tek doğruya saplanmak doğru değildir. Bakış açısına göre "doğru" tek değil,  çok ve farklı olabilir. Muhataplarımızı dinlerken bu noktayı baz almalıyız. 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.