Hava Durumu

Kur'an'a göre ulü-l emre itaat- 1 Tevhid mesajı okuyorum- 24

Yazının Giriş Tarihi: 12.04.2019 07:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.04.2019 07:01

"Ulü-l emr" ağırlıklı olarak "emretmeye yetkili idareciler" anlamında kullanılan bir deyimdir.

Nisa 59'deki "Ey iman edenler! Allah'a ve onun Peygamberi Muhammed'e itaat edin. Sizden yetki verilenlere de ..." şeklindeki hükmün yanında Veda Hutbesi'nde de Hz.Peygamber "Ey İnsanlar! Görünürdeki organları kesil­miş bir Habeşli bile başınıza getirilse, size Allah'ın kitabındaki hükümleri uyguladığı sürece onu dinleyin ve itaat edin." demiş ve bunu cennete girebilmek için yerine getirilmesi gereken görevler arasında saymıştır.

Nisa 59'da ulü-l Emr' e itaat net bir şekilde zikredilmiş olmakla beraber, ilgili cümlede (ayet) dikkati çeken bir husus, "Allah'a itaat edin, Peygamber'ine itaat edin" tamlamalarından sonra bir daha Ulü-l emr için "itaat" kelimesinin kullanılmamış olmasıdır ki bu ulü-l emre itaatin Allah'a ve Resul'üne olan mutlak itaatten ayrı tutulmuş olduğunu göstermektedir. Çoğu müfessire göre bununla, ulü-l emre, ancak onun Allaha ve Resulüne itaati olduğu ve idaresini-uygulamalarını bu çerçevede adilane yaptığı müddetçe itaat edilebileceğine işaret edilmiştir.

Çünkü ayette "sizden" (yetki verilenlere) denmekte, yani itaat edilecek yetki sahiplerinin iman edenlerden olduğuna vurgu yapılmaktadır. Dahası o zamanki topluluğa hitap edildiğine göre, yetki sahiplerinin ancak Hz.Peygamber tarafından görevlendirileceği ve O'nun da tebliğe itaat etmeyen birine yetki vermeyeceği aşikârdır.

Veda hutbesindeki konuyla ilgili olarak "...size Allah'ın kitabındaki hükümleri uyguladığı sürece" vurgusu da buna apaçık bir delildir.

Ayrıca, Kur‟an; Ehl-i kitaba, kâfirlere, münafıklara, sözünde durmayanlara, azgınlara, servetin ve refahın getirdiği aşırılığa kapılanlara, şehvet, heva ve heves gibi davranışlar gösterenlere itaat edil(e)meyeceğini hüküm altına almaktadır (Al-i İmran 100, Furkan 52, Ahzab 1, 48, 67, Kalem 8,  Sâd 26, En'âm 121, Şu'ara151).

Kanımca dikkatlerden kaçırılmaması ve hikmet aranması gereken bir nokta da bu ayetin hemen öncesinde Kur'an'ın idarecilere olan şu seslenişidir:

Nisa 58: "Ey Elçimiz Muhammed'e iman edenler! (Sizler sakın Medine Yahudileri gibi davranmayınız.) Allah size emaneti (Yetki, yöneticilik) ehline vermenizi ve insanlar arasında hüküm verme durumunda olduğunuzda adaletle hüküm vermenizi (Her konuda hakkaniyeti gözetmenizi) emrediyor..."

Demek ki eğer ulü-l emr yani idareci emaneti ehline vermiyorsa, adaletle hükmetmiyorsa insanlar ona itaat etmeye mecbur değillerdir. Çünkü o idareciler Nisa 59'a da Veda Hutbesi'ne de uymamaktadırlar.

Yarın: Ulü-l emrin yetkileri, üzerimizdeki hâkimiyetleri sınırsız mıdır? Her durumda onlara itaat zorunlu mudur?

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.