Hava Durumu

Ekonomik savaş

Yazının Giriş Tarihi: 09.12.2016 09:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.12.2016 09:05

Gezi sürecinden bu yana Türkiye'yi hizaya getirmeye çalışan bir el olduğu aşikâr. Meselenin üç beş ağaç olmadığını geziye katılan eylemciler de söylemişti. Eylemcilerin sözcüleri ile başbakan sıfatı ile görüşen Sayın R. Tayyip Erdoğan ne istediklerini sorduğunda üç madde ileri sürmüşlerdi. "Kanal İstanbul, 3. Havalimanı ve 3. Havaalanı projelerinden vazgeçilmesi" taleplerini ilettiler.

Bu talepler ve eşzamanlı olarak yapılan hükümet aleyhtarı kara propagandalar da gösterdi ki, AK Partinin 2023 hedefi olarak ortaya koyduğu Yeni Türkiye vizyonu iç ve dış güç odaklarını rahatsız etmişti. Eğer Tayyip Erdoğan ve AK Partini önü alınamazsa güçlenen Türkiye, bölgede ve dünyada bir merkez haline gelecek, belli ülkeler ve güç odaklarının hegemonyasındaki dünya sisteminde dengeler değişecekti. İşte bunun için düğmeye basıldı. Öncelikli hedef Recep Tayyip Erdoğan idi. Batıya karşı BM Genel Kurulunda "Dünya beşten büyüktür", İsrail'e karşı Davos'ta "Oneminute" diyebilen bir lider yarın daha tehlikeli olabilirdi. Mutlaka hizaya getirilmesi, olmazsa düşürülmesi gerekirdi. Bu sebeple "Diktatörlük eğiliminde olduğu, Osmanlıyı yeniden canlandırarak padişahlık özlemi içinde olduğu" propagandaları yapıldı. Gezi süreci ve hemen ardından ise 6/7 Ekim olayları ile iç savaş hazırlıkları yapıldı. PKK ve DEAŞ terör örgütleri kullanılarak Türkiye'nin yaşanılmaz bir ülke olduğu imajı verilmeye çalışıldı. Başaramadılar.

Bu sefer FETÖ gerçek yüzünü göstererek "17/25 Hukuk Darbesi" girişiminde bulundu. Bu ihanet te bertaraf  edildi. 2014 yerel seçimlerinde de AK Parti güçlenerek çıktı. Cumhurbaşkanlığı seçimini de Tayyip Erdoğan kazandı. Ümitleri başka bir seçime kalmıştı ama bir taraftan karanlık planlar devam ediyordu.

Devlet içinde yuvalanmış Paralel İhanet Çetesi ile işbirliği bu gün ortaya çıkan PKK'nın el ele vererek Terörü tırmandırma, Tayyip Erdoğan ve Ak Partinin teröre yardım ve yataklık yapmaktan Uluslararası mahkemede yargılatma çabaları bir sonuç vermedi. Bu çabaları halen devam etmektedir.

7 Haziran seçimlerinde AK Parti'nin oylarında bir miktar düşüş olması onları umutlandırsa da 1 Kasım seçimleri ile Tayyip Erdoğan ve millet el ele bütün oyunları tekrar bozdu. Türkiye yeni bir şahlanış ile 2023 hedefine koşmaya başladı. Dış güçler ve yerli işbirlikçilerin elinde DARBE den başka seçenek kalmadı. 15 Temmuz'da onu da denediler. Ancak tarihte hiç olmamış bir şey oldu. Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine halkımız tankın önüne kendisini attı. 250 şehit verildi. Millet vatanına sahip çıktı. Yine başaramadılar.

16 Temmuz itibarı ile FETÖ örgütü bütün ihanet ve kalleşliği ile ortaya çıktığı gibi onu maşa olarak kullanan ABD başta olmak üzere neredeyse bütün Avrupa Ülkeleri suçüstü yakalandılar. Ne diyeceklerini bilemediler. Darbe teşebbüsünden yaklaşık 1 ay sonra demokrasiden yana tavır aldıklarını müraice beyan ettiler.

Bu gün hala o mürai politikaları devam etmektedir. Saydığımız tedbirlerle önüne geçilemeyen Türkiye, Ekonomik bir krizle hizaya getirilmeye çalışılıyor. Dolar kurunda bir haftadır meydana gelen dalgalanma; küresel kriz ve ABD de oluşan yeni şartlar sebebine ek olarak Türkiye'yi ekonomik olarak boğmak isteyen çevrelerin eseridir. Anca bu bir hafta içinde milletin özveri ile döviz bozdurması bir tuzağın daha boşa çıkacağını göstermektedir. Artık ok yayadan çıkmıştır. Türkiye hiçbir gücün önünde boyun eğmeyecek 2023 hedefini gerçekleştirecektir.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.