Akıllı cihazlar aklımızı aldı

Bilindiği gibi teknoloji ilerledi ve her geçen gün ilerlemeye de devam ediyor.

Önceleri hayatı kolaylaştırma amacı güden teknolojik gelişmeler, günümüzde farklı amaçlarda yoluna devam ediyor.

Şu anda teknolojinin öncelikli amacı; iletişim modellerini geliştirmek.

Yani;

Günümüzde teknoloji denilince akla; akıllı telefonlar, tabletler ve diğer teknolojik iletişim araçları geliyor.

Bu duruma en büyük neden, tabi ki ekonominin değişmez kuralı 'arz-talep' dengesi.

Önceleri evlerimizde başköşeye kurulan masaüstü bilgisayarlar, artık kutulara konulup kaldırılıyor.

Çünkü...

Cebimize sığan akıllı ürünler, bir bilgisayardan beklediğimiz ne varsa çok daha fazlasını veriyor.

Ayrıca...

Sadece tek bir ekrandan ibaret olan tabletler de, ihtiyaç duyduğumuz teknolojiyi her yerde yaşamamızı sağlıyor.

Peki bizler, bu akıllı ürünleri gerektiği gibi mi kullanıyoruz?

Bunun cevabı maalesef 'hayır'.

Sosyal medya mecralarında vaktimizi, başkalarının hayatlarını keşfederek yaşarken; içeriğinde şiddet ve diğer zararlı unsurlar bulunan dizi-filmlere kendimizi kaptırıyoruz.

Kabul etmek gerekir ki...

Bilgisayarımızla ilk tanıştığımız yıllardaki faydalı işleri, bu akıllı ürünleri kullanırken aklımıza dahi getirmiyoruz.

Araştırmıyor, okumuyoruz bunu yerine sadece eğleniyoruz...

Sosyalleşme adı altında vakit öldürdüğümüz bu ürünler, beraberinde kültürel bir yozlaşma da getiriyor.

Bu duruma karşı bir çözüm ise maalesef bulunamıyor.

Yani...

Teknoloji artık yaşamımızı tehdit ediyor.

Kendi küçük, aklı büyük bu cihazlar; bizi biz yapan değerleri söküp alırken, toplum sağlığını ve ikili ilişkilerimizi de olumsuz etkiliyor.

Diğer taraftan...

Dünyayı dizayn etme gücünü elinde bulunduranlar da, insanların iletişiminin tamamen bu cihazlarla kurulabilmesi için elinden geleni yapıyor.

Nasıl mı?

Sosyal medya platformları size, bir çok konuda fikir ve görüşlerinizi sunma imkanı sağlıyor.

En son müziklerden, dedelerimizin dinlediği klasik şarkılara kadar çok geniş bir yelpaze sadece tek tuşla önümüze geliyor.

Ömrümüzün yetmeyeceği kadar izleyebileceğimiz filmler ise, birkaç aramadan sonra karşımıza çıkıyor.

Bu durumu böyle anlatınca insanın kulağına hoş geliyor.

Fakat...

Bunun dışında bilgi dağarcığımızı geliştirecek imkanları göz ardı ederek, sürekli eğlence odaklı akılı cihazları kullandığımız da bir gerçek.

Ve bunun günümüzün büyük bir çoğunluğunda yapmamız ise bizi teknolojiye bağımlı bireyler haline getiriyor.

Evde, otobüste, parkta hatta işte telefonlar elimizden düşmüyor.

Araba kullanırken, sosyal medya hesabına göz gezdirenlere rastladım desem sizi şaşırtır mıyım?

Eminim bu uç örneğe bile şaşırmayacak duruma geldik!

Kısacası...

Biz onların aklına güvenip, kendi aklımızı kiraya verdik.

Bu tarz bir yaşamı benimsemeyi sürdürürsek de, aklımıza çok ihtiyaç duyacağımız söylenemez.

Umarım bir gün tüm yeniliklerde olduğu gibi, insanoğlu bu 'akıllı yozlaşmadan' da sıkılır ve özüne döner.

Yoksa...

Birbirimizin yüzünü, sosyal medya hesaplarımızdaki fotoğraflarımızdan hatırlayacak duruma geleceğimiz günler yakın!..