Hava Durumu

Kuşaklararası fikir başkalaşımları

Yazının Giriş Tarihi: 27.03.2019 07:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.03.2019 07:10

Öyle sanıyorum ki insanlık, önceki neslin sonraki nesille ilgili yakınmalarına, tarih içinde hep şahitlik etmiştir:

"Gençlerin gidişi bizi korkutuyor!"

Bu yakınma, şu günlerde de çokça duyuluyor ancak tarih bu yakınmayı asırlar öncesine taşıyor. Yeni bir şey değil, biz geliştirmedik. Sanki şu ifadenin canlı tanığıyız: Bugüne kadar, insana dair, hayata dair söylenmemiş söz yoktur, bir dönem unutulur, bir dönem sonra yeniden hatırlanır!

Yakınmanın merkezinde gençler vardır.

Neden?

Çünkü hayatın o andan sonraki yükünü, sonraki nesil yani gençler taşıyacaktır ve hayatın kendilerine yüklediği tecrübelerle zamana bakanlar, o tecrübelerin izini gençlerde bulamayınca, gençlere yüklenmektedir.

Sanki "neden bizim baktığımız pencereden bakamıyorlar" der gibi konuşur büyükler.

Nasıl baksınlar ki?

Henüz kendi tecrübelerini oluşturamadılar.

Büyüklerse "bizim tecrübelerimizden istifade etmeliler" telaşıyla gençlere bakıyor ve onlara "daha az hata yapmak için öncekilerin tecrübelerinden istifade edin" demek istiyorlar.

Elbette gençleri düşünüyorlar ancak "bu budalalardan adam olmaz" diye düşünüyorlarsa yanılıyorlar.

Gençler bir inşanın eseridir ve bu eser onların büyüklerine aittir.

Belki de usulsüzlük kurbanıdırlar.

Veya ihmal edilen nice kuralın!

Allah Resulü  "Hiçbir baba evladına güzel terbiyeden daha iyi bir hediye veremez" diyor. Yakınmalar bir terbiye eksikliğinin vurgusu ise bu nakisanın mesulleri ebeveyn, eğitimciler ve devlet birlikte anılmalı, yük gençlerin omzuna bırakılmamalı!

Veya aslında bu yakınma, her dönem gelip geçen bir sürecin ispatıdır.

Milattan sekiz yüz yıl önce düşünür Hesiad şöyle yakınmış: "Günümüzün gençleri öyle umursamaz ki, ilerde ülke yönetimini ele alacaklarını düşündükçe umutsuzluğa kapılıyorum. Bizlere, büyüklere karşı saygılı olmayı, ağırbaşlı davranmayı öğretmişlerdi. Şimdiki gençler, kuralları hiçe sayıyorlar, çok duyarsızlar ve beklemesini bilmiyorlar..." 

Milattan dört yüz elli yıl önce Sokrates'in yakınması şu şekilde aktarılıyor: "Bugünün gençleri lüksten hoşlanıyor. Kötü davranışlar benimsiyor, olumsuz tutumlar kazanıyor. Beden eğitimi ve sporla ilgileneceklerine boş sözlerle zaman geçiriyorlar. Öğretmenleri önünde bacak bacak üstüne atıp bildiklerini okuyorlar. Misafirin önünde gelişigüzel konuşuyorlar. Yaşlılara saygı göstermiyorlar. Onlar odaya gelince yerlerinden kalkmıyorlar. Sofrada güzel yemekleri kapışıyorlar, çok yiyip içiyorlar."

Tabi yakınmalara bakarken, belki de biz büyükler gençleri kendi dönemimize göre değerlendirme yanlışlığına düşüyoruz. Bu konuda uyarıcı ifade, Allah Resulü'nün eğittiği ve ilmin kapısı diye övülen Ali'den geliyor: "Evlâdınızı bulunduğunuz zamandan başka bir zaman için talim ve terbiye ediniz. Çünkü onlar sizin zamanınızdan başka bir zaman için halk olunmuşlardır. Çocuğun terbiyesinde sakın kusur gösterme; zira o, senin zamanından başka bir zaman için yaratılmıştır."

Allah Resulü'nün uyarısıyla meseleye bakarsak; büyükler gençlere neyi miras bıraktıklarını gözden geçirmeli! 

Bu durumda "kuşaklararası bir fikir başkalaşımından" ziyade, öncekilerin ufuk eksikliğini ele almak gerekir. Temel ahlaki özellikleri büyüklerinden alacak olan gençler, ufuk çizgilerini belirlerken de onların yaklaşımlarından etkilenirler.

Gençler boşlukları daha iyi fark eder. O boşlukları neyle dolduracaklarına dair örneklere bakarlar.

Adaleti, merhameti, özgürlüğü, eşitliği, ilmi, insanlığa faydayı soluyamayan gençlerden yakınma hakkımız olamaz.

Doğru terbiyeyi devralan gençler emaneti layıkıyla taşıyacak enerjiye sahiptirler.

Hayal kırıklıklarıyla büyüyen gençlerse, önemli oranda, o hayal kırıklıklarının oluşturduğu boşlukları kim daha erken doldurursa oraya yönelir ve çoğu zaman yanlış insanların, fikirlerin, çıkar odaklarının tuzaklarına düşerler.

Bir başka hatırlatma:

Din diliyle her meseleye yaklaşan ve insanlığa fayda üretmeyenler de gençliğin yanlışa sürüklenişinde sorumludur!

Bir gençlik problemi varsa, buna eklemlenecek olan ebeveyn, çevre veya sorumlu oldukları eğitimi güncelleyemeyenlerin noksanlıklarını da unutmamak gerekir!

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.