Hava Durumu

RAMAZAN VE ŞİFA 4

Yazının Giriş Tarihi: 23.06.2017 09:09
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.06.2017 09:09

Ramazanın ilk Cuması yayınlanan yazımda "Allah tüm şifayı helal dairesi içine saklamıştır" dediğim için epey olumlu eleştiri aldım. Aslında hoşuma da gitti. Cevaplarımla neyin nasıl değerlendirileceği, kendi içindeki koşullara göre nasıl olması gerektiğini de öğrenmiş oldular.  

            Domuz her halükarda haramdır, ancak her türlü yanıkta kullanılan yağı ise helaldir. Birincisi bu yağ yenmiyor-içilmiyor, ikincisi ise yağ belirli bir işlemden geçtikten sonra yanığa sürülüyor. Yani tamamı haram olan bir şeyin bir bölümünün içinde şifa saklı olabilir.

            "Açlık sofuluğu bozar" diye bir sözümüz var. Aç ve açıkta kalınca tüm haramlar ihtiyaçlar giderilinceye kadar izinli hale gelir. Hiçbir haram helallaşmez sadece ölmeyecek kadar yeme ruhsatı verilir.

            Her hangi bir hastalık için doktora gittiğinizde size mutlaka perhiz verir. En basit boğazları ağrıyana bile -sıcak soğuk içme, derler. Aslında bu da bir oruç şeklidir. Perhiz vücuda yaramayan şeylerin yenmemesini içerir.  

            Su hayattır. Yeteri kadar su içmeyenlerde böbrek yetmezliği, yanında erkekse prostat, bayan ise sistit hastalığına mutlaka rastlanılır. Ancak günümüzde her su hayat değildir. Ağır metal içeren kaynak suları veya kuyu suları tanklarda dinlendirilip içine ozon basılınca içimi kolay alkali su haline dönüşmektedir. Şehir şebeke sularına dezenfekte için klor atılır ve klor zehirdir. En iyimser ihtimalle suyu kaynatıp içmek daha ehvendir.

            Alkali olsun diye sonradan kimyasal müdahale edilen değilde kaynağında alkali olan suları tercih etmek gerekir.

            Asla teze peynir ve taze kaşar yememek gerekir. Şu an hastalıkların iyileşme süreçlerinin uzun olmasının sebebi, sütün kaynatılmadan peynir yapılması ile bağlantısı vardır. Ancak  bu tür peynirler dahi 200 gün salamura edilip bekletilirse kesinlikle brucella mikrobu yaşamaz.

            Yemeklerde hep kaynama yemekleri tercih etmeliyiz. Buzdolapları mantar ve mikrop yuvası oldukları için dolabın içinde dahi olsa ağzı açık kalmış yemekleri yememeliyiz. Bunlara kahvaltılıkları da dahil ediniz.

            Her türlü kızartmadan uzak durmalıyız. Hele ki tekrar tekrar kullanılan kızartma yağında yapılan yemeklerden. Bu yağlarda yapılan kızartmalar toksititesi bol gıda görünümlü gıda olmayan maddelere dönüşmektedir.

            Ekşi maya ile yapılan veya tam buğday unu kullanılan ekmekleri tercih etmeliyiz. Buğday ununun insan sağlığına yararlı hale gelmesi içinden bir şey çıkarmamak ve içine dışardan bir şey koymamakla birebir alakalıdır.

            İnsanda ve hayvanlarda vücudun mikroplara en yakın organları olan sakatat yemekten mümkün olduğunca uzak durmak gerekir.

            Sucuk, Salam, sosis ve benzeri gıdaların içerisine koruyucu olarak katılan nitrat ve benzeri koruyucular başta alzhimer olmak üzere MS, ALS türü beynin kaslara hükmedememe rahatsızlılkarının en büyük müsebbibidir.

            Adına margarin dedikleri bir yağ var. Gıda olmamasına rağmen gıda diye söylenen. İnsan sağlığının en büyük düşmanlarından. Adı, markası ne olursa olsun asla evimize sokmamamız gereken yağdır. Kan damarlarını sertleştirir ve kardiyo vasküler sistemi bozar. Yüksek tansiyon hastalıklarının % 90 sebebi budur.

            Tuzdan ve şekerden uzak durunuz. Vücüdunda ödemi olan kişilerin asla tuz ve şeker yememesi gerekir.

            Ramazanın son cumasını idrak ederken, şifaya kavuşmuş bir vucudun sahibi olarak Bayrama kavuşmayı niyaz ederim. Cumanız ve Bayramınız mübarek olsun.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.