Zorbalar

Bu hafta, yakın geçmişte ele aldığımız bir konuyu meselenin ehemmiyeti açısından tekrar analiz ederek işlemek istiyorum.
Konuyu derinlemesine ele almadan önce belirtmeliyim ki devletteki yönetimsel bir zafiyeti, devleti ve yöneticilerini küçük düşürücü eleştiriler sağanağına maruz bırakarak muhalif cepheye hoş görünerek o cenahta prim yapmak niyetinde değilim. Yoksa yönetimin başında olan Sayın Cumhurbaşkanı'nın ne zorluk ve risklerle millete ve devlete ne gibi güzel hizmetler yaptığını vicdanı kara bağlamamış herkes gibi ben de fazlasıyla farkındayım.
Israrla üzerinde durmak istediğim konu hayat pahalılığı ve bu pahalılığa sebep olan sözde ticaret erbabı ve aslında kan emici, tefeci zihniyetli zorbaların keyfi ve doymayan nefislerinin sonucu dengeleri bozan fahiş fiyat artışları.
85 milyona yaklaşan ülke nüfusunun iaşesinin ne bollukta ve hangi fiyata olacağı, bütün ülkedeki sayıları beş bini geçmeyen zorba tarafından belirleniyor. Ticaretini hakkıyla yapan, işinde helal harama dikkat eden,yapacağı kâr kadar milletin alım gücünü de dikkate alan namuslu ticaret erbabı iyi insanlar bu durumdan müstesna.
Yukarıda bahsettiğimiz yağlı çarkın dişlilerini oluşturan ekonomide elit, ahlâk ve erdemce epeyce fakir olan güruhun keyfî hal ve davranışlarına  liberalizmin azı dişi olan serbest piyasanın kuralsız isleyişini de eklersek, vay benim bu iki ucu iğneli  presin arasında pestili çıkıp parçalanan dar ve sabit  gelirli vatandaşımın haline !
Bu zevata zorba diyorum. Çünkü onları frenleyecek bir mekanizma yok ya da birkaç tane birim var onlar da tıkanmış çalışmıyor, reform gerektiriyor...

Yoksa üreticisi üç beş firmayı geçmeyen fındık yağına ne oldu da tam sekiz ay önce 80 liraya aldığımız beş litrelik tenekesi bugün 250-300 lira fiyat aralığında?

Soğangillerden sarımsak nasıl bir maliyet yükü aldı ki, ya hu kilosu 50 lira?

Ay çiçek yağı fiyatını bir yılda üçe katlamış, yumurta fiyatı da aynı zamanda nirvanaya yükselmiş.
Bunların hepsinin sebebi döviz kurları mı? Yoksa işlemeyen bürokrasiyle beraber o kura ait para birimleriyle beş para etmez zorbaların ahlaki değerleri mi?
Rekabet Kurulu, Denetleme Kurulu gibi birimler işini iyi yapmazsa!..
Hangi malın Türkiye'de yılda ne miktarda tüketildiğinin ve ne miktarda üretildiğinin envanteri tam olarak  tutulmazsa!..
Üreticiler az üretimi olan ürünlere teşvik edilmezse!..

İklimsel ve hastalık kaynaklı rekolte düşüklüğü olduğunda envanter verileri dikkate alınarak zamanında tedariği yapılmazsa!..
Yeterli ürün olmadığında ihracat yasağı koyup öncelikle Türk insanının  mala ucuz ve kolay ulaşımı sağlanmazsa!..
En önemlisi üreticiyle tüketici arasındaki bu zorba tayfa bypass edilerek sistem dışına atılmazsa!..
Bizi gene zor günler bekleyecek.

Bu durumun siyasi ve ekonomik zararını en çok,  büyük ve başarılı mücadele veren Sayın Reis-i Cumhur başta olmak üzere ilgili bakanlıklar görecek.

Dolayısıyla bütün Türkiye görecek.