Hava Durumu

'Sakın sakız çiğnemeyin'

Yazının Giriş Tarihi: 08.06.2020 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.06.2020 06:30

Ülkelerin ve şehirlerin öne çıkan isimleri, yapıları, sembolleri vardır.

Mekke denince akla Kabe gelir.

Filistin bize Mescidi Aksa'yı hatırlatır.

Çin Seddi, Moskova'nın Kızıl Meydanı, ABD'nin Özgürlük Heykeli, Fransa da Paris Kulesi, Brezilya'nın sembolik İsa Heykeli, Mısır Piramitleri...

Her ülke ve şehir için önemli yapılar bunlar.

Kimisi de tüm dünya adına önem arz eder.

Bursa için Ulucamii, İstanbul içinse Ayasofya.

**

Son olarak, kültür bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile başlayan Ayasofya gündemine birlikte bir bakalım.

30 küsür yıllık rehber ve turizmci sayın bakanın dil sürçmesi (!) ile başlayan konu,  Sayın Cumhurbaşkanı'nın geçen gün açıklamasına dek devam etti.

Daha da devam edecek gibi!

**

Bizler yıllarca 'Zincirler Kırılsın Ayasofya Açılsın' sloganlarıyla ömür tükettik.

Çünkü O bir sembol. Çünkü sembolleşmesine vesile olan olay tüm dünyayı ilgilendiriyor.

İstanbul'un fethedilmesiyle biliyorsunuz orta çağ sona erdi, yeni çağ başladı.

Bu büyük olayın bir sembolü olarak da Ayasofya seçilmişti. Bize de bu minvalde ata yadigarı idi.

Atalarımız ebedi kalması için bir de ferman yayınladı.

Vakfiye kurdu.

Fethin sembolünün ilelebet cami olarak kalmasını, isminin de Ayasofya Camii olmasını arzuladı.

Sultan Fatih, 'Kim başka bir amaç uğruna kullanıma çevirirse' diye onlara da fermanıyla beddua etmiş.

 **

Galler vatandaşı Roald Dahl'ın bir romanı var.

Charlie'nin Çikolata Fabrikası! Roman1964 yılında yazılmış. 2005 yılında da sinemaya uyarlandı. Belki kitabı bulmanız zor olabilir, ancak çocuklarınızla filmi mutlaka izlemelisiniz. Çünkü bir çocuk romanı ve filmi!

Romanda çikolata fabrikası sahibi patron ürünlerden çıkan 'altın kuponla' beş tane çocuğun ve ailelerinin gizemli fabrikasını gezmelerine izin veriyor.

Filmin sahnelerinde çikolata fabrikası içinde gezilen bölümlerin finalinde, mesaj dolu şarkıyla bitirip diğer bölüme geçiliyor. Her bölümde bir çocuk eleniyor ve yarışı en son kalan kazanıyor.

Elenen çocuklara ise, elenmelerine sebep olan konu hakkında eğitici ve uyarıcı bir şarkı söyleniyor.

Diğerlerini bir araştırıverin!

Biz sakız çiğneyen kızdan bahsedelim.

**

Çikolata fabrikasında hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Kız çocuklarından birisi, gördüğü bir sakızı alıp çiğnemek ister, Charlie uyarmaya çalışır ama nafile. Sakızı çiğnemeye başlayan çocukta birden renk değişimi ve giderek bir şişme meydana gelir. Öyle bir şişer ki, araba büyüklüğünde bir topa dönüşür.

Hemen fabrikanın şarkı söyleyenleri sahne alırlar. 'Sakın sakız çiğnemeyin' şarkısını söyleyerek diskalifiye olan kız çocuğunu yuvarlaya yuvarlaya götürürler.

Oysa Charlie uyarmıştı. Sakın sakız çiğneme demişti.

Sakız çiğneyip de ne olacaktı.

Hiç! Ne karın doyurur ne susuzluğu giderirdi.

Ha sakız çiğnemişsin, ha eline bir sopa alıp çamuru karıştırmışsın.

Değişen ne olur ki?

Bakın sakız çiğneyenler ne hale geliyor.

Ne dersiniz?

Ayasofya için de sakız çiğneme devri gelip de geçmedi mi?

Charlie'nin dediği gibi biz de uyarı görevimizi yapalım, sakın sakız çiğnemeyin.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.