Hava Durumu

Aynı gündem iyidir

Yazının Giriş Tarihi: 17.02.2020 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.02.2020 07:30

Günü kurtarmak değil ki, derdimiz.
Bugünü dünden de beter ilan edemezdik.
Elbette ki imtihanımızın parçasıdır günlerimiz.

Elbette herkesin bir sevdası var.

Elbette hedefleri olan kimseler var.
Ve elbette iki günü eşit olan ziyandadır.

Ülkem insanı ne yapsın? 

An-be-an gündem değişiyor.

Belki de bir sinemaya, belki maça veya bir ziyarete gitmeye adapte olmuşken tanımadığımız birileri gündemimize müdahale ediyor.
Kitleler üzerinde algılar oluşturulup, kimi zaman korku, bazen ajitasyon, hatta sahte sevgiler sunuluyor bizlere.

Suriye, dolar, BOP (BİP), terör, vs. sosyal medya aracılığıyla bize sürekli gündem pompalanıyor.

Böylelikle yüksek dozajlı gündem kirliliği oluşuyor.
Biz en iyisi mi format atalım gündemimize.
Sabah evden çıktığımızda sigortamızı yapalım.  

Ayetel Kürsi, Fatiha, ne dua biliyorsak okuyalım. Ardından küçük bir şeker atalım ağzımızı tatlandıralım.

Karşılaştıklarımızla gülümseyerek selamlaşalım. Toplumumuzda selam kültürümüz önemlidir. Bazen kafa selamı, bir tebessüm, günaydın, iyi akşamlar ve en güzeliyse 'esselamu aleyküm' ile selamlaşalım.  Ağzımızı tatlandıran şekerin tadını çevremizdekilere hissettirmek için sebeplerimizin çok olduğunu unutmayalım..
Haarp teknolojileri bizi etkileyemez böylelikle.

Beynimizi kontrol edemezler biz teslim olmadıkça, istemedikçe.

Kulaklarımızla duyulan duyulmayan ecnebi müzikleri ile bizi ifsat edemezler böylelikle.

Biz uyanık ve diri olalım ki tüm insanlığa faydamız olsun..
Binlerce mutsuz, milyarlarca ağlayan insanlar, yerini, tebessüm eden sevinç gözyaşlarıyla yanakları ıslananlara yerini bırakacaktır böylelikle.
Hidayet veren Allah'a şükürler olsun. Feraset veren Allah'a hamdolsun. Dirayet sahibi yapan Rabbim, senden razıyız.  
Bizi biz yapan gerçek değerler çok uzakta değil.
Dağların kabul edemediği emaneti kabul eden insanoğluna taşıyamayacağı yük yüklenmeyeceğini beyan ediyor Rabbimiz.
Ya mazlum coğrafyalar!.
İnsanlığın, mazlumların Osmanlı İmparatorluğu'nun torunlarından beklentileri oldukça yüksek. Avrupa'da Osmanlı'nın askerlerinin yediği meyvenin ücretini dala astıklarını hâlâ imrenerek birbirlerine anlatıp duruyorlar. Adaletine güvendiklerinden Filistin'deki Kıyamet Kilisesi'nin anahtarı günümüzde de Müslüman bir ailede duruyor. Dağılan Yugoslavya'da savaş bitiminde cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacaktı. Hırvatlar kendi dindaşları Sırplar'ın adayına oy vermeyip Müslüman Bosna'nın adayı Aliya'yı desteklemiştiler. Nedenini ise şöyle açıkladılar, "Papaz külahındansa Osmanlı sarığı daha iyidir."
Bunun geçmişte atılan tohumlarla bir ilgisi var elbette.

Peygamberimizin görevi tebliğ edilmeden evvel "emin" sıfatı vardı. Ebu Cehil bile en büyük düşmanı gördüğü emin kişi Hz. Muhammed SAV'e değerli eşyasını ve parasını teslim ediyordu.
Osmanlı da peygamberimizin izinde yaşadı.

Macar bir tarihçiyi radyoda dinlemiştim. Osmanlı Macaristan'da 300 yıl kalmış, topladığı verginin iki katı imar yapmış.

Üç kıtada 60 tane ülke Osmanlı'yı anmadan kendi tarihini yazamıyor.
İşte onları yapay gündemler ilgilendirmiyordu.
Kendi gündemleri vardı. Aslında gündemleri her gün aynıydı.

Bizim de gündemimiz öyle olmalı, ney mi?
Allah'ın rızasını kazanmak.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.