Öğretmenler gününü geçtik. Öğretmenin yüceliğini, öğrenmenin büyüklüğünü yüreğimizde hissederek geçti (!).

Düşünmenin, bilmenin, öğretmenin insanlık tarihinden bu yana büyük bir değeri vardır. Bilgili ve öğreten her zaman ulu kimseler olmuştur. Çünkü bilgi her zaman insanlığı daha mutlu, huzurlu bir yere taşımıştır. Bilmek bizi körlerin, ahmakların ellerinden kurtarmıştır. Bizi kurtaran bilgi yani kısacası bize bu bilgiyi veren öğretmenlerimizdir. Tabi ki bu öğretmenler, öğretebilmeyi hakkıyla yapan, hak eden insanlar. Hak etmeyenler layıkıyla cezasını çeker diye umut ediyorum.

Bilimi, bilgiyi almak isteyenler neden her zaman hürmet görür? Çünkü onlar geleceğin öğretmenleridir. İlla bunu bir sınıf ortamında düşünmeyelim. Bir torna ustası, bir pres ustası, bir zabıta, polis kısacası işini layıkıyla yapan herkes bir öğretmendir. Kendisinden sonra gelecek meslektaşlarına bilgiyi onlar verir. İşini sevmeyi ona öğretir. Eğer gerçekten bilgili bir insansa iki cihan saadetini nasıl elde edeceğini de söyler. Aslında iki dünyanın da bu dünya işinde dikkatli ve hakkıyla çalışarak kazanılacağını öğretir. Bu dünyada yaptığımız çoğu işi zevkle yapmıyoruz. Ama neden yapmamız gerektiğini biliyoruz. İşte bunu gerçek bir bilgiyle öğreten insanlar da öğretmen. Hatta günümüzdeki çoğu büyük saydığımız insandan daha çok saygıyı hak ediyorlar. Bir Arap prensinden daha çok...

Herkes kendisine paranın değersiz bir şey olduğunu çok da üzerine düşmemek gerektiğini söylediğini söylüyor. Ama son zamanlarda hep karşıma çıkan paranın ne kadar önemli olduğuydu. Eğitimlerimiz bu yönde değil miydi? Bizde çocuklarımıza paranın değersizliğini öğretecektik ama noldu?

Bir Arap prensi bir yerde size denk gelerek muhabbet etmek istedi diyelim. Siz kendinizi çok samimi bir şekilde, sanki onun sizle muhabbet etmesi bir şerefmiş gibi yaklaşırsınız değil mi? Neden yaklaşılmasın ki? Kaz gelecek yerden tavuk mu esirgenir? Azıcık samimi davransak belki borçlarımızı bile kapatır. Derdimizden bahsetmeye zaman buluruz. Nasıl olsa her şey tatlı sohbet etmekte ve samimi yaklaşmakla başlamaz mı? Ama bir sanayi ustası? Size ne katabilir ki? En fazla bildiği sanayi işlerinden falan bahseder. Çünkü adamın hayatı bir metal çöplüğü içinde geçmiş. Sohbet etmek için insanların çokça önünde sıraya girmek istediği biri değil, değil mi?

Eğitimin para getireni makbuldür. Öğretmenin para getiren yolları öğreteni makbuldür. Bir doktor önemlidir çünkü insan hayatından çok önemli olan 40 milyar maaş almasıdır. Bir mimar önemlidir. Çok ünlü bir kitap yazarı önemlidir çünkü çok paralar kazanır. Ama kitapları satmayan bir yazar önemli değildir. Bizim bir şeye önem verebilmemiz için ilk önce herkesin ona önem vermesi gerekmektedir.

Öğretmenin her türlüsüne saygılı olalım, sevgili olalım. gereğinden fazla para getirecek işler hep içimizdeki o koca doyumsuzluğu besler.