Hava Durumu

Depremin ayak sesleri

Yazının Giriş Tarihi: 10.12.2018 07:43
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.12.2018 07:43

9 Aralık günü sabah saatlerinde Marmara Denizi'nde şiddeti 3 üstü bir deprem gerçekleşti.

30 Kasım'da Çınarcık merkezli 4 üstü bir deprem daha olmuştu.

Yetkililer bunun bir gerginliğin işareti olduğunu söylediler.

Kuzey Anadolu Fay hattının gerginliğinden bahsettiler.

Deprem, öngörülen ama tam tarih verilemeyen doğal bir afet.

Daha önce bahsettiğim bir konu bu.

Özellikle İstanbul'un Marmara Denizi'ne yakın sahil kısmı büyük tehlike altında olduğunu, olacak olan bir depremin buraları yerle bir edeceğini bütün yetkililer belirtmekte.

Cumartesi ve otuzunda olan deprem belki bu büyük depremin habercisi olabilir.

Önlemi alınmadığı apaçık gözüken bir şey.

Ancak ortada suçlanacak kimse kalmamış gibi.

Eğer büyük bir deprem olursa ve çok mala, cana zarar gelirse, bunun sorumlusu sadece devlet değildir.

Halk da bu suçun ortağı olmuştur.

Bilir kişiler, sahil kısmındaki yerleşim yerlerindeki insanlara kuzeye doğru çıkmalarını söylüyorlar.

Tabi hangi insan yıllardır yaşadığı yeri, birisinin böyle demesiyle terk edip gidebilir?

Devlet yetkilileri zorla insanları yerleştirse bu tamamen ayrı bir sorun teşkil edecek.

Öte yandan sahil kesimi İstanbul'un can damarlarından biri.

En kalabalık semtler buralar.

İşte suç, zamanının hükümetinin bunu öngörmeyerek yerleşime çok dikkat etmemesi, insanlarında gelişi güzel ve depreme dayanıksız ev dikmeleri ile iki tarafındır.

Önü alınamaz bir yıkımın eşiğinde sayılırız.

Bu söylediğim yeni bir şey değil.

Yıllardır profesörler, gazeteciler, aydınlar bunu dile getiriyor.

Büyük yıkım olacak, kendinizi sağlama alın, geniş toplanma alanları bırakın, deprem eğitimi alın...

Belki yirmi yıldır söylenen bir şey.

Ama çok da insanın bu durumu umursadığını zannetmiyorum.

Çok acı.

Bir musibet bin nasihatten yeğdir.

Herhalde başımıza geldiğinde bazı şeylerin farkına varmış olacağız.

Elbette bu durum değişebilir ama üzerine herkesin daha çok düşmesi gereken konudur.

Yine Bursa dahil bütün Marmara çevresi bu depremin etkileyeceği bir yer.

Yıkım sadece İstanbul ile sınırlı kalmayıp bütün Marmara'ya yıkım getirecek.

Çok geç olmadan bir şeyler yapmalıyız.

Yoksa Türkiye'nin hayat damarı kopacak, bütün ülkeyi büyük bir acı saracak.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.