Hava Durumu

Sağlıklı beslenmede Türk mutfağı...

Yazının Giriş Tarihi: 26.01.2019 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.01.2019 06:30

Sağlıklı beslenmek artık herkesin dilinde bir o tarafa bir bu tarafa gidip geliyor. Doğru bilinen yanlışların şemsiyesi altında çok masumca yaptıkları şeylerin en doğru olduğunu ve bu bilinenlerin insanlara aktarılırken de aynı masumluk ve bilinçsizlikle olduğunu da göz artı etmemek lazım.

Sağlıklı beslenmek için önce içinde bulunduğumuz zamanda biraz mutfak deneyimi şart çünkü gittiğiniz bir doktor ya da size önerdiği beslenme reçetelerini şehrin herhangi bir yerinde veya restoranında bulabilmeniz ya da sipariş edebilmeniz çok zor. Bu yüzden bu reçetelerdeki yiyeceklerin kendiniz tarafından mutfağınızda işlense hem reçeteye uygun beslenirsiniz, hem de sağlıklı beslenmek için bir alışkanlık edinmiş olursunuz.

Peki, sağlıklı beslenmek günümüzde neden bu kadar zor?

Çünkü endüstriyelleşmiş mutfak geleneğimizin yapılarıyla oynanmış ve neredeyse organik hiçbir şey kalmamış durumda...

Ve ne yazık ki doktorların reçetelerinde geleneksel metotlarla beslenin yazıyor artık yani Türk mutfağı artık bir ilaç.

Düşünsenize bir markete giriyorsunuz ve raflarda içi bin türlü koruyucu zehirlerle donanmış konserve yemekler satılıyor. Barbunya pilaki, kuru fasulye hatta zeytinyağlı sarma satılıyor.

Evde annemiz zeytinyağlı sarma yapıyor ve 2 gün dolapta kalmışsa artık yemiyoruz. Fakat konservede üzerinde 1 yıl son kullanma tarihi bulunan yukarda bahsettiğim yemekleri gönül rahatlığı ile satın alıyoruz...

En zor işlenen yemeklerimizin bile ortalama bir saat içinde ortaya çıktığını en iyi ben biliyorum bu yüzden evde yemek yapmaya zaman bulamıyoruz diyenleri duymuyorum bile.

Geleneksel Türk mutfağını doğru ve sağlıklı beslenmede bir yol olarak kullanmanız bu aralar kendinize yapacağınız en büyük iyilik olacaktır.

GDO ' lu olmayan bir bakliyat, toprağına zehir karışmamış bir sebze, serbest gezen bir kuzu eti ve yapay gıda maddeleri ile tatlandırılmamış bir tereyağının kime ne zararı olabilir ki?

Bu yöntemlerle elde edilmiş ürünlerden Anadolu mutfağı yüzyıllarca yaşamış. Ama giderek büyüyen endüstriyel gıda zehirlerinin hayatımızı işgal ettiğini de göz ardı etmemekte fayda var.

Bu işin tekrar eskisi gibi olmasını sağlayacak tek etki bütün aşçıların geleneksel Türk mutfağını asli metotlara uygun biçimde işlemeye ve yaşatmaya karar verip bu konuda örgütlenmesidir.

Mutfağını yeniden üretim ve yapay gıda maddelerine karşı bir alana çevirip ayrıca mutfak çalışmalarının yüzünü batıya değil de modern türk yemeklerine çevirmesi de bu işin kontrollü bir şekilde bütün halka yansımasını sağlayacaktır.

İnsanlar ziyaret ettikleri restoran ve cafelerde Meksika ve italyan yemekleri yerine modernize edilerek sunulan bir karnıyarık görürse eğer, sağlıklı beslendiğini hissedeceklerdir.

Ayrıca fast food akımına dur demek için bu hareketin biran önce başlaması gerekiyor ki çocuklarımız kurufasulye ve pırasa yemeği ile küçük yaşta tanışmış olsunlar.

Demem o ki;

Sağlık beslenmek için bir sürü yaşam koçlarına para dökmenize gerek yok annenizin mutfağını tanımanız yeterli.

Sizler için anadolu mutfağının muhteşem bir yemeğini seçtim birlikte hazırlayalım mı?

MERTEBİL AŞI

MALZEMELER

400 gr kuzu sırt kuşbaşı

30 adet arpacık soğan

3 yemek kaşığı tereyağı

1 su bardağı haşlanmış nohut

1 yemek kaşığı salça

1 su bardağı su

2 yemek kaşığı nar ekşisi

Tuz

Karabiber

HAZIRLANIŞI

Bir tencerede kızdırdığımız tereyağında kuşbaşı kestiğimiz etlerimizi soteleyelim. Etlerin rengi dönünce arpacık soğanları ve salçayı ekleyip sotelemeye devam edelim. 1 su bardağı su, nohut ve baharatları ekledikten sonra tamamen pişene kadar ağzını kapatıp orta ateşe alalım. Pişirme işlemi tamamlandıktan sonra ocağı kapatıp nar ekşisini ekleyip servis edelim.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.