Suudi Arabistan'da neden "Kadın hakları" konusunda bir gelişme yaşanmadığı sorusu bir yana yapılan seminerin konusu bile itici. Dünyanın başka bir yerinde, bir ülke de yapılan bilgilendirme amaçlı seminer de kadınların insan olup olmadığı tartışılıyor. Hiç düşünmez mi bu zihniyette ki insanlar? 'Sen bir erkeksen bile seni doğuran kadın tatlı şey' annenin insan olup olmadığını mı tartışıyorsun. Tut ki kadın insan değildir dendi... Eeeee sen ne oluyorsun?
Hadi diyelim ki aklına çok yaratıcı felsefik bir soru takılmış senin. Engizisyon mahkemeleri bunu 600 yıl önce 1400'lü yıllarda tartıştı. Hadi teknoloji, kültürel düzey, bilim çok gerideydi de onlar kadının insan olmadığına karar verdi. Sen nerede kaldın yahu bugün hala bunu cümle içinde kullanabiliyorsun?
Diğer taraftan bir de şöyle bir şey olmuş; Suudi Arabistan'da kadınlara hayatı zindan eden katı şeriat yasalarından bir maskot da nasibini almış. El Harc kentinde bir mağaza açılışı sırasında mağazanın tanıtımında kullanılan genç bir kadın şeklindeki maskota, 'giyiminin müstehcen olduğu' gerekçesiyle ahlak polisleri tarafından müdahale edilmiş. Maskotun içindeki animatör erkek, mağaza sahiplerinin müdahalesiyle gözaltına alınmaktan kurtulmuş. Polisler, kostüme el koymuş.
Söylenebilecek çok şey yok öylece bakıyoruz.
***
Benim sevgili ülkemde ise tecavüz samimi bulunmuş. Mahallede çocukların 'Fikret dede' dedikleri Fikret A., komşusunun kızı N.U.'yu evine çağırarak cinsel istismarda bulundu. Ağlayarak evden çıkan N.U., evine gidip durumu annesine anlattı. Ailenin polise şikayetiyle tutuklanan Fikret A., 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'çocuğun cinsel istismarı' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma' suçlarından açılan davada hakim karşısına çıktı.
Öğrencilerine 'defalarca taciz etti' ama 'bir daha yapmaz' diye ceza ertelendi!
Mahkeme heyeti, sanık Fikret A.'ya, 'çocuğun cinsel istismarı' suçundan 6 yıl 8 ay, 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma' suçundan 2 yıl 6 ay olmak üzere toplam 9 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, sanığın duruşmalardaki iyi hali, yaşı, samimi anlatımı, tutuklu kaldığı süre ve Yargıtay sürecini gözeterek hükümle birlikte tahliye kararı verdi.
Benim ülkemde baklava çalan çocuklar suçludur. Hapishanelerde büyür ama FİKRET DEDE ve onun gibiler samimiyetleriyle ellerini kollarını sallaya sallaya çocuklarımıza dokunabilir...
Ben sustum...