Hava Durumu

Adı Sezgi...

Yazının Giriş Tarihi: 14.07.2016 09:29
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.07.2016 09:29

Şimdi size yedi yıl önce olmuş bir olaydan bahsedeceğim. Kızın adı Sezgi... 15 yaşında...

Kolunda sakızdan çıkan tattoo'lardan var. Ejderhalı. Antalyalı bir ailenin evladı... Bir gün markete gitmek için evden çıkıyor Sezgi, ayağında şıpıdık terlikle, bir daha da dönmüyor. 41 kilo, kuş gibi...

Sezgi, sanal alemden arkadaş olduğu bir genç ve onun iki arkadaşı tarafından kaçırılıyor. Bir eve hapsediliyor. Sabaha kadar eroin ve alkol veriliyor zorla ve tabii cinsel istismar... Göğüs kafesini ve burnunu kırıyorlar.

Sabah eve bu soysuzlardan birinin ablası geliyor ve akşam eve getirdikleri kızın öldüğü haberini veriyor. Abla nasıl bu kadar tepkisiz ve alışkın ben de inanamadım tabii. Kızın öldüğünü anlayan katil ve tecavüzcüler Sezgi'nin bedeninde delil kalmasın diye banyoya sokup yıkıyorlar ve bir bavulun içine iki kat edip koyuyorlar. İçi elyaf dolu oyuncak bebek gibi... Ve fındık gibi zekâlarıyla kızı Antalya'dan alıp Isparta'ya götürüyorlar.

Boş bir araziye arı kovanlarının bulunduğu bir yere bırakıyorlar çırılçıplak cesedi. Neden biliyor musunuz? Arılar cesedi tanınmayacak hale getirsin diye... 10 gün sonra çıplak bir kadın cesedi bulunuyor ama o sıralarda bir hayat kadını da kayıp... Ölü bedeni hayat kadını sanıp çok da incelemeden, pek de umursamadan 'Ölüm nedeni belli değil' raporu vererek, rapora da 'uyuşturucu ve alkole rastlanmadı' yazarak, üstüne de kırığından, çıkığından bahsetmeyerek hiç ediyorlar Sezgi'yi.

Aile olayın peşini bırakmıyor tabi sen olsan bırakır mısın? Avukatları da güçlü bir kadın... Sezgi'yi bıraktıkları yerdeki lastik izlerinden kullanılan aracı ve kamera görüntülerini ele geçiriyorlar. Tecavüzcü katilleri buluyorlar ve ifadelerde adamlar her şeyi itiraf ediyor.

Ama gelin görün ki; dava bile açılmıyor... Delil yetersizliğinden serbest kalıyorlar çünkü cesetten düzgün bir şekilde delil toplanmıyor. Sezgi'yi hayat kadını sandılar ya...

İşte... Sezgi'nin avukatı tam 7 yıldır uğraşıyor. Bu arada 7 savcı değişiyor. Yeni deliller, tanıklar falan... Sonunda iş ulusal kriminolojiye gidiyor... Adli tıpla mücadele... Ve 7 yıl sonra yeniden dava açılıyor...

Dün davası vardı Sezgi'nin...

Avukatı Sezgi için;

'Onun dili yok ama benim vardı' dedi.

Ne empati değil mi?

 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.