Katil Budistler ve katliamı alkışlayan Batı!

Myanmar'da o korkunç katliamları seyrederken Kurban Bayramı'nı kutluyoruz.  Katil Budist Ordusu'nun sistematik soykırım uyguladığı Arakan'da üç günde yaklaşık DÖRT BİN  masum "insan" Müslüman katledildi.

Yalın ayak, çaresiz bir şekilde yaklaşık 150 bin Müslüman ise Budist katillerin saldırılarından kurtulabilmek için Bangladeş'e sığınmaya çalışıyor. Arakanlımasumlar, sırf Müslüman oldukları için hunharca öldürülüyor.

Arakan'da akan insan kanının utanmadan seyreden Batılılar, bir kere daha utanmazlıklarını kanıtlamış oldular.

Ağaçların arasında derme çatma barakadan evlerinde, bahçelerinin önünde, pirinç tarlalarının içinde  "Nobel Barış Ödülü!" sahibi lideri SuuKyi'ninemriyle katlediliyor, ArakanlıMüslümanlar.Kyi, sırtını Batılı devletlere dayamış bir barbar olarak bu soykırımı uygulatıyor.

Şöyle hafızamızı yokladığımızda, Batı'da el üstünde tutulan, baş tacı yapılan Myanmar lideri, geçtiğimiz yılın Eylül ayında dönemin ABD Başkanı Obama tarafından Beyaz Saray'da büyük ilgi gösterilerek kucaklanmıştı.

Başka, (4 Mayıs'ta) Vatikan'da Papa Francesco tarafından kabul edilen SuuKyi, 5 Mayıs'ta ise Londra'da (Buckingham Sarayı'nda) Kraliçe'ye bağlılığını bildirmişti!

Myanmar'da katillerin başının sırtını dayadığı Batı'daki bilumum şer odakları; onu ülkesindeki Müslümanları katletmesi için teşvik ediyorlar!

***

Dünya, Myanmar'daki soykırımı seyrediyor; şu malum "uluslar arası toplum!" da gıkını çıkarmıyor...

Utanmadan, yasak savma kabilinden yapılan birkaç açıklamanın ise zerre kadar kıymeti yok; çünkü Myanmar'ın "Barış Ödüllü!" liderini Müslümanları katlettiği için takdir etmeye devam ediyorlar!

İnanın, katledilenler Müslümanlar değil de Hıristiyanlar yahut Yahudiler olsaydı ne denli bir tepki gösterilirdi; tüm dünya nasıl ayağa kalkardı şöyle bir düşünelim!

Budistler, Yahudiler, yahut Hıristiyanlar mütemadiyen Müslümanları öldürüyor!

Korkunç bir şekilde Haçlı-Siyonist propagandası böyle işliyor; Batılı terör devletleri "psikolojik harbi" yıllardır işte böyle yapıyorlar!

Konuşurken ağızlarından insanlık adına bal damlayan Siyonist Batılı devletler için "dünyanın her bir tarafındaki Müslümanların katledilmesi, soykırıma tabi tutulması" asıl gayedir, temel bir politikadır. Budist katillerin Myanmar'daki soykırımına dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlar; ne mi yapıyorlar?

İnsanın aklını başından alan dehşetengiz katliamlar karşısında dahi İslam Dünyası bir araya gelemiyor! Zerre varlık gösteremiyorlar; "caydırıcı" hiçbir atak dahi yapamıyorlar!

Sözde, İslam İşbirliği Teşkilatı her zamanki gibi yine etkisiz; batılıların enjekte ettiği uyuşmuşluk yüzünde köle ruhlarından kurtulamıyorlar.

 Şu bir gerçek ki, zalimler "güç"ten anlarlar! İslam ülkeleri "kararlılıkla" bir araya gelip etkili bir güç oluşturamadıkça her defasında masum Müslümanlar hedef alınmaya devam edilecek!

***

Kafamızı kaldırdığımızda, Myanmar'daki soykırıma karşı sadece Türkiye'nin sesi çıkıyor.

Bunca görünmez, saklanan utanmazın olduğu süreçten geçerken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  Erdoğan'ın Myanmar'da yaşananlarla alakalı olarak BM'ye acil çağrıda bulunduğunu görüyoruz.

Guterres'in yönettiği BM, başta ABD olmak üzere Batı Cephesi'nin güdümündedir de ondan... Guterres "Arakan'da sivillerin öldürülmesinden endişe duyduğunu" söylüyor! İşte, hepsi bu kadar!

Hiçbir suçu olmayan, sırf Müslüman oldukları için Budist katillerce öldürülmüşken; BM Genel Sekreteri "yasak savan" göstermelik bir cümle ile "gözlerini sımsıkı kapama vazifesini" yapıyor!

En ufak bir endişe falan duyduğu da yok.

Kahredilişin dibini göresice Küresel Baronlar'ın mutemet adamı olan Guterres; "Müslümanlar katledildikçe aslında ne kadar memnun olduğunu" itina ile gizlemiş oluyor!

Mesela bu sene ilk aylarında  BM Genel Sekreteri yapılan Guterres, 1994'te Finlandiya'daki Bilderberg toplantısına katılmış bir politikacıdır: Bilderberg'e katıldıktan sadece bir sene sonra Portekiz'in Başbakanı olmuş; yedi yıl bu koltukta oturmuştu!

Guterres, birkaç ay önce "BM'nin Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyonu İcra Sekreteri" Rima Halef'ten İsrail devletini ırkçılıkla suçlayan raporunu geri çekmesini istemişti!

Katliam, vahşet ve ölümün kol gezdiği bir atmosferde bayram yapıyoruz!

Sonrada kalkıp, Allah'ım Haccımızı, Orucumuzu, kestiğimiz Kurbanların ikramını, "onlarca fakiri doyurduk görüyorsun" böbürlenmeleri içinde yaptığımız iyilikleri kabul et diyoruz!