Erkan Aydın: Hasta garantili hastane olmaz

Sanırım beş sene oldu, Muradiye Devlet'e hastasını yetiştirmek isteyen ambulans, Fevzi Çakmak Caddesi'ndeki trafiğe takılmış, hasta yolda dünyasını değiştirmişti.

O yıllarda Bursa'nın nüfusu iki milyon 800 bin civarındaydı.

Şimdiki rakam 3 milyonun üzerinde.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın çözmek gereken en önemli sorun, şehrimizin trafiği dediğini cümle alem duydu, şahit oldu.

Özellikle İzmir ve Ankara caddeleri, Altıparmak, Çekirge, Heykel, Uluyol, İnönü, Dikkaldırım güzergâhlarını mecburen kullanmak zorunda olanlar, mesai saatlerinde resmen çile çekiyor, stres küpüne dönüyorlar.

Böyle bir tablo ortadayken, vatandaşın zor da olsa ulaştığı Muradiye Devlet,  Türkan Akyol Göğüs Hastalıkları ve Zübeyde Hanım Doğum Evi hastanelerinin, Doğanköy'de hizmete girecek olan hasta garantili Şehir Hastanesi'nden dolayı kapatılacak iddiaları Bursalıları isyan ettirdi.

Kente 30 kilometre uzaklıkta olan hastaneye kalp krizi geçiren, trafik kazasında ağır yaralanan, şeker komasına gireni, doğum yapacakları nasıl yetiştirecekler?

Ambulanslar ışınlanmayacağına, kanatlanıp uçamayacağına göre, çok büyük sıkıntılar yaşanacak, bir sürü insanın vebaline girilecek!

Diğer yandan mevcut hastanene bölgesine metro yok, trafiğin durumu malum olduğu için gitmek isteyenler ise kara kara düşünmek zorunda kalacak.

***

Geçen akşam, Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekili Eczacı Erkan Aydın'a, kapatılacağı söylenen üç hastaneyi sordum.

Aydın'ın ilk tepkisi şu oldu; " İlk önce şunu söyleyeyim. Biz hastane yapılmasına karşı değiliz.  Buraya hasta garantili hastane yapılıyor, aynı otoyol gibi. Geçtikçe nasıl para alıyorlarsa, bu hastane için de aynı şey geçerli, devlet garantili para alınacak. Sadece o hastaneye vatandaş gitsin diye, şehrin içindeki hastanelerin kapatılması doğru değil.  Bursa'da yoğun bakım ve normal yatak sıkıntısı var. Kapatılacak olan üç hastanede toplam bin 400 yatak var, yeterli değil. Bursa ray yapılmamış, trafik sorunu herkesin malumu. Buraya vatandaşın nasıl ulaşacağı belli değilken, böyle bir adım atılması kabul edilemez."

Eğer bu hastaneler, iddia edildiği gibi kapılarına kilit vurulursa, bunun vebalini kimse ödeyemez.

Amaç vatandaşa hizmetse, hasta garantili hastane nereden çıktı?

Böyle şey mi olur Allah aşkına.

Canı yanan, anası, babası, evladı, kardeşi, komşusu acillik olanlar şehir hastanesini görmeden teneşiri görecekleri garanti!

Unutmadan süreç içerisinde, Onkoloji Hastanesi'nin de bir kısmının kapatılacağının da altını çizelim.

Diğer yandan Şehir Hastanesi'ne gitmek istemeyen hastalar, kapatılmayan diğer hastanelere akın edeceklerdir. Oralardaki yoğunluk ise farklı sıkıntılar meydana getirecektir.

Şimdi Bursa'yı yönetenlere buradan sesleniyorum; son üç gündür kiminle konuşsam, kime rastlasam, mevzu hastanelerin kapatılması.

Vatandaşlar barut fıçısı gibi; çakmakla, kibritle yaklaşmaya gelmiyor, ateş püskürüyorlar.

Gelin bu kararınızdan vazgeçin, kapatmayın hastaneleri, insanları bile bile ölüme sürüklemeyin!

Ah almayın, ben yaptım oldu mantığı ile hareket etmeyin, toprak ayağınızın altından kayıyor haberiniz olsun!

***

IŞIK SAÇAN DÖRT HALİFE

Dört isim, yani Hz. Peygamber ( s.a.v)'in izinden giden İslam'ın halifeleri Hazreti Ebubekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman veHazreti Ali; sözleri, duruşları, eylemleri ile örnek olan şahsiyetler. Yaşadıkları zamanda konuştukları, attıkları her adımı dönemin Müslümanları için örnekti.

Hayattayken cennetle müjdelenen bu aydınlık abidelerinin, bütün zamanlar için örnek olan sözlerinden bazılarını kendimize gelmemiz adına hatırlatmak istiyorum.

Önce Hz. Ebubekir'den başlayalım: "Mazlumun bedduasından sakının ve kendinizi ölüme hazırlayın. Herhangi bir yericinin yermesinden korkarak hakkı söylemekten çekinen kimsede hayır yoktur. "

***

Hz. Ömer : "Günah işlemekten vaz geçmek tevbe ile uğraşmaktan daha kolaydır... Şunu iyi biliniz ki bir zalime karşı hakkı haykırmak, kişinin ölümünü yaklaştırmayacağı gibi rızkına da engel olmaz... Müslümanları dövmeyiniz ki zillete düçar olmasınlar. Onları haksız yere methetmeyiniz ki şımarmasınlar."

***

Hz Osman: "Ey Ademoğlu! Bilmiş ol ki ruhunu almakla vazifeli olan melek seni bırakmaz, ecelin geldiğinde seni bırakıp da başkasına gitmez. Sanki başkasını bırakıp da sana gelecekmiş gibi ölüme hazır ol. Gafil olma çünkü sen unutulmuş değilsin."

***

Hz. Ali:  "Şunu biliniz, Allah'ın kullarına zulmedenin ibadullah tarafından davacısı Allah'tır. Allah da bir kimsenin hasmı oldu mu o kimsenin tutunabileceği tüm hüccetler batıldır.Elbiseniz eski de olsa kalpleriniz yeni ve temiz olsun."

Kendimizi güncellemek, söylemekten çekindiklerimiz söyleyebilmek için yukarıdaki sözler, aydınlık bir yolun olduğunu işaret ediyor.

***

BİR SÖZ

Kimse kusura bakmasın ama siyaset fikirleri eğip büküyor.

Taha Akyol