Çöpte altın dolu çanta, insanlık kapısı ve Reşat Çoban

Kimine insanlık kapısından amorti dahi çıkmazken, kimilerine ise çöpün içinde bile cennet beliriyor.

Bir bakıyorsunuz, annesinin kolundan bilezikleri almak için anasını boğazlayan evlatlar karşımıza çıkıveriyor.

Tam unutayım, kahırdan ağlamak bitti derken, yeni yıla Doğanbey Toki'nin gizemli katlarında uzun namlulu silahların çıkardığı korku karşımıza çıkıyor.

Kafayı kaldırdığımızda ise öyle numaralar, öyle utanmazlarla karşılaşıyoruz bazen ne yapacağını şaşırıyorsun.

Telefon dolandırıcıları yakalanıp bileklerine kelepçe takıldığında bile sergiledikleri pişkinliğin yanında; biz ne hale düştük demesi gerekirken, 32 dişini dışarı fırlatıp sırıtan kent konsülünün çapsız hocasını görünce daha da yıkılıyorsunuz.

Büyükorhan'da koyunlarını iki ayaklı çakallara kaptıran bu dağların karı kocasının çaresizliğinde, sosyal medyadan pirim yapmaya çalışan sözde düdükler, insanı acı acı güldürüyor, Kamil!

***

Neyse ki, başımız tam öne eğilirken,

Çöpte bulduğu altın dolu çantayı Bursa polisine teslim eden;karakteri, insanlığı Çanakkale'den fışkırmış özel güvenlik görevlisi Reşat Çoban, bizlere umut oluyor, ışık oluyor, insanlık kapısını aralıyor.

Rahmet olup üzerimize yağıyor.

Böyle Çobanlara can kurban diyerek, gözlerimiz yaşarıyor.

"Ben sadece vatandaşlık görevimi yaptın" diyen Reşat ağabey; sakın eğilme biz merdiven dayar anlından öper, sırtımızda taşırız seni.

***

Ne diyelim; gözlerimizin, ruhlarımızın, kalplerimizin içi boşaltılmış, karartılmış bir süreç yaşıyoruz.

Bir arazi kapıp kat kat kule dikenlerinki helal kazanç, kule inşaatının 28'inci katından beşer beşer düşen işçilerin ölümü fıtrat oluyor işte, Fırat!

Ama sen yine de çok yaşa Reşat Çoban...

Belki bu adımını,

Kongreden, protokolden, toplantılardan, hutbede başını kaldırıp görenler olur da"meğer asil ve asıl tebrik edilmesi gereken senmişsin" demesini akıl ederler.

***

SOBA YOKSA KALORİFER VAR ABİ!

Yaşı 10, 15 olanlar, soba nedir bilmiyor.

Hepsi, tamamına yakını kalorifer çocuğu yani.

Önceden, evimizin bir köşesinde kışın yanan sobanın bir tarafına kıvrılıp yatardı kedilerimiz.

Şimdi devir değişti.

Artık, istedikleri rahatlığı bulamasalar da, kalorifer peteklerine kıvrılıp, uzanıp yatıyorlar.

Orkide çiçeğinin senfonisi eşliğinde.

***

BİR SÖZ

Haksızlığa sapıp çoğu insanın seninle beraber olmasını sağlamaktansa adaletle davranıp tek başına kalmak daha iyidir.

Halide Edib Adıvar