Büyükorhan'ı Türkiye tanıyacak

Türkiye yeni bir sürece giriyor, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Artık...

Seçilen belediye başkanları, verdikleri sözleri yerine getirmek zorunda. Sorumluluk alanlarını, yani şehri, ilçeyi yaşanılabilir hale getirmek için var güçleriyle çalışacaklardır.

Seçmenler de, göreve getirdikleri başkanları sıkı takibe alacaktır.

Örneğin, 31 Mart seçim kampanyasında AK Partili adaylar, yatay mimariye dikkat çekmeleri, kentlerin yaşanılabilir hale gelmesi için çok önemli.

Bu slogan, aynı zamanda tarım alanlarının talan edilmesinin de önüne geçiyor.

Sosyal belediyeciliği öne çıkaran adımların hızlanmasıyla, önümüzdeki yıllarda,yaşadığımız bölgelere göçün azalacağını da ümit edebiliriz.

***

Geçtiğimiz gün, Büyükorhan'da rakiplerine fark atarak Belediye Başkanı olan Ahmet Korkmaz, gazetemizi ziyaret etti.

Korkmaz'ı yakından tanıyan bir fani olarak şu hususun altını çizmek istiyorum. İnsani ilişkileri üst düzeyde olan, kibir ve enaniyeti ayaklarının altına pas pas yapan, 'ben yerine biz' diyen, yer sofrasına fotoğraf çektirmek için değil, atasından öğrendiği için oturan, harbi, kızan, sevinen, yapmacık olmayan bir insandır.

Ahmet başkan seçimle ilgili, 'Biz mesajı aldık. Milletimizin kararı başımızın üstünde. Bu saatten sonra, her adımdan ders çıkararak, hizmete devam edeceğiz."

Tabi, çiçeği burnunda başkana "ilk icraatınız ne olacak?" diye sorduğumuzda,

"Yarım kalan işleri halledeceğim" cevabını verdi.

Şu bir gerçek ki Ahmet Korkmaz, Büyükorhan'ın saklı güzelliklerini tanıtmaya, ortaya çıkarmaya kararlı.

Tarım ve hayvancılıkta da öyle.

Yağ var, un var, şeker de var, 'en lezzetli şekilde helva yapacağız' diyen Korkmaz, 'Herkesi şaşırtacağız, ilçemizi Türkiye tanıyacak. Bu adımları atarken, basit ve pratik projeler ortaya koyacağız. Büyükorhan Turizmin çekim merkezi olacak' diye ekledi.

Herkese tavsiyem, Büyükorhan'daki değişimi, tersine göçle ilgili çalışmaları yakından takip edin, eleştiri ve öneriler getirin. Çünkü bu şehir ve dağ ilçelerinde vizyonsuzluk sona ermeli, hepimizin yüzü gülmeli.

***

SOĞAN KALMADI, PATATES VERELİM!

Dün, Mihraplı Parkı'nın cami girişindeki Tanzim Satışa uğradık.

Öncesinde,

Pazarda, markette fiyatlar malum. Örnek vermek gerekirse, zincir market denilen, esnafın anasını ağlatan, canları nereye istiyorsa oraya şube açtırılan, gramajda sahtekârlık yapıp, halkı kandıranlara göz attık, domatesin kilosu 10 liraydı.

Tanzim de ise 3 lira. İnsanın yüzü gülüyor tabi, arada korkunç bir fiyat aralığı var!

Mütevazı bir kuyruk vardı, bizde sıraya girdik. 5 dakika bekledikten sonra domates ve soğan almak istedik, ' soğan 20 gündür gelmiyor' dediler.

Hatta kuyrukta tanıştığım bir vatandaş, 'kardeş, soğan kalmamış gördüğün gibi, sen de patatesle yetin' dedi.

Biz de,

Sadece domates aldık, oda iki kilo.

Bilginiz olsun.

***

SEÇİM BİTTİ, SIRA ÇÖZÜMDE

Seçim sürecinde kullanılan dil ve üsluptan seçmenin rahatsız olduğu kesin.

Artık konuşulması gereken, icraatlar.

Aynı zamanda huzur ve ekonominin rahatlaması, sorunların ortadan kaldırılması.

Çünkü seçim sürecinde onlarca sorun rafa kaldırılmıştı, şimdi hepsi çözüm bekliyor.

***

BİR SÖZ

Sükunete ve itidale ihtiyacımız var.

Mehmet Ocaktan