Ülkemizin sıcak konusu

Malum referandum manzaralarının içimizi acıtan karelerini islemekti niyetim.

Dünyanın her tarafında alevi yükseltilmeye çalışılan milliyetçiliğe bir de bağımsızlık şarabı ile beyni uyuşturulup, üzerlerinden kurulmaya çalışılan oyunu göremeyecek kadar sarhoş olmuş Selahattin Eyyubi'nin torunlarının İsrail bayrakları ile kutlama yaptıklarını görmenin acısını bir de ben dillendirecektim. Ancak her aklıselimin malumu o konu. 

İki gün önce Amerika'daki saldırı,11 Eylül sonrası bölgenin yaşadığı travmaları akla getirdi.

 Olay yeri herkesin şahit edileceği bir ortam; konser alanı. bir militan atış sesinden anlaşıldığı üzere dakikada 600 mermi atabilen uzun namlulu şeritli yada tamburalı silahla defaten masum insanların üzerine doldurup boşaltılıyor mermileri.

Ardından DAEŞ saldırıyı üstlenip, 3 aylık yeni bir Müslüman'a bu olayı yaptırdığını açıklıyor. Yerse...

Bush o zamanlar zorla yiyeceksiniz diyerek, Irak savaşını başlamıştı. Trump hükümeti aksi bir açıklama yaptı neyse ki.

Şimdilik Amerika Gladyosu bu operasyon üzerinden DAEŞ'i bahane edip direkt rol çalamayacak. 

Ama geçmişte yaşananları unutmamak gerek.

Batıda atılıp her seken kurşun, Ortadoğu'da bizlerin sinesine saplanıyor.

DAEŞ'in sahiplerinin bu dümeni boşuna yaptırmayacağı ortamın sıcaklığı da göz önünde bulundurulursa malumunuz. Bu olaya yapılacak makyajla Amerika'nın fiilen ortaya çıkıp alan komiserliğine soyunması, yapılacak operasyonlara tampon olmaya çalışması çok ironik değil.

Bulutlu havada bir başka yerden de bi şimşek daha geldi vesselâm...