Ah Karamollaoğlu ah

Seçimlere az bir süre kaldı.

Ancak bu seçimin diğerlerinden farkı, sonrasında geleceğimizi yönlendirecek sistem değişikliğinin uygulanacak olması.

Parlamenter sistemin, ülkeyi yönetecek hükümetin yeterli sayıda temsilcisi olmadığında, dahası koalisyon hükümetlerinde, bir sonraki seçimlere kadar memleketin nasıl zaman ve kan kaybettiğini defaten izledik.

Koalisyonda olsa iş yapabilecek hükümetlere nasıl müdahale edildiğini de.

28 Şubat post modern darbesi gibi.

Devletin değişik kurumlarının paralarının tek havuzda toplanması ile aslında mali tablomuzun kötü olmadığı ortaya çıktı.

Kısa zamanda maaşlara yansıyacak iyileştirmeler oldu.

Akabinde girilecek toparlanma sürecine, dış müdahale ile hükümet alaşağı edildi.

İstifa eden hükümetin başındaki rahmetli Necmettin Erbakan'ın boncuk boncuk terlemiş yüzünü arada bir ekranlarda hala görüyoruz.

Rahmetlinin partisi Karamollaoğlu liderliğinde seçime giriyor.

Muhalefet olarak seçime" geniş tabanlı mutabakat ile aday olurum" diyen Abdullah Gül'ü ortak aday gösterebilmek için Rahmetliyi terleten zihniyetin kapılarını aşındıran Karamollaoğlu, karşısına çıkıp, Erbakan'ın kemiklerini sızlatıyorsunuz diyen 15 Temmuz şehidinin eşine tahammül edemeyip, üzerine yürüdü.

Kadın provokatör ajanmış.

Neden?

Eee protesto etti.

Sayın Karamollaoğlu, acaba izlediğiniz yolu benimsemeyen size oy atma potansiyeli olan bir seçmen olabilir mi o hanım?

Memlekete vatana millete alenen saldıranlar ile yan yana gelme çabanıza isyan etmiş, bir taraftarınız olabilir mi?

Ama doğru, sizde haklısınız.

Ölenle ölünmez .

Rahmetlinin yolu da toz tuttu.

Kendi yolunuzu tutunuz.

Mustafa Kemal in partisinde teröristlere evlat diyen, terör operasyonları dursun diye kendini yırtanlar var ya.

Ah ah nice büyüğümüzün kemikleri sızlıyor.

Türkiye düşmanıyım diyene zaten edilecek tek laf var da.

Memleketi seviyorum deyip, düşmanlık edenlere oy verecek olanlara söylüyorum.

Yolunun takipçisiyim dediğiniz liderleri yattıkları yerde rahat bırakın.

Uyanın, uyanın.