Hava Durumu

Zarardan kar

Yazının Giriş Tarihi: 18.09.2020 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.09.2020 06:30

Ülkelerin iktisadi gelişimleri ile birlikte enerji ihtiyaçları da artmaktadır.

Dünyanın en eski petrol üreticisi olan İran, tarih boyunca birçok yaptırımlara maruz kaldı.

Birleşik Devletler ile başlayan ambargolar zamanla daha da genişleyerek İran'ı köşeye sıkıştırdı. İran ekonomisinin belkemiği olan petrol satışlarına indirilen darbe ülkenin petrol ihracatını yarı yarıya azalttı.

İran'da yaptırımlar 1979 devrimiyle başladı ve Trump'ın ideolojik saplantılarına kadar devam etti. 1979 İslam Devrimi sonrası bir grup İranlı öğrencinin Birleşik Devletler Tahran Büyükelçiliğini basması ile başlayan husumet, iki ülke arasındaki gerginliği uzun yıllar unutturmadı. Bugün alışılagelen nokta ise İran'ın Birleşik Devletlere ve diğer ülkelere ihracatının yasaklanarak, Amerikan bankalarındaki yaklaşık 12 milyar dolarına el konulmasıyla hareketinin kısıtlanmasıdır.

Birleşik Devletler'in 2002'den itibaren İran'ın Nükleer Programı nedeniyle devam ettirdiği yaptırımları, 2006'da Güvenlik Konseyi'nin gündemine girerek çok taraflı yaptırımların uygulanması kararı alındı.  Bu durum karşısında İran, nükleer programının elektrik gücü üretme ve tıbbî malzeme üretimi gibi amaçlarla kullanılacağını beyan etse de ikna edici olamadı. Oysa denetleyici (!) konum da olan haçlı zihniyetinin her birinin deposunda nükleer içerikli insanlığı tehdit edici ateşli silahların olduğu, tüm dünya kamuoyunca da onaylanmış bir realitedir.

İran'ın uluslararası finansal sisteme girişinin engellenmesi ve yabancı yatırımların azalması ekonomisine büyük zararlar verdirdi. Total ve Shell gibi devlerin petrol ve doğalgaz projelerini durdurma kararı alması, enerji sektörünü olumsuz etkiledi.

Avrupalı orta ölçekli şirketlerden bazıları ise İran'ın Birleşik Devletler ile olan yaptırımlarının üzerinden atlamak için kendilerine özel bir mekanizma geliştirdi.

Yapılan araştırmalar sonucu yeni bir yöntem olan Special Purpose Vehicle (S.P.V) ile prangaların kırılması ve serbest ticaret yollarının açılması artık imkansız değil.  

Bir finans kuruluşu aklıyla çalışan S.P.V, İran ve İran ile ticaret yapmak isteyen firmalarla bağlantıyı kendi adına kurup, ödemeyi de kendi adına alarak

yeni bir çığıra imza attı. İran ise parayı kendi kasasına S.P.V üzerinden başka bir devletle olan alışverişi sırasında aracı firma ve en son alınan mal üzerinden önceki ekstra da eklenerek işlem gördürüp yaptırımı deldi.     

Örneğin Otomotiv sektöründeki bir donatan, S.P.V mekanizmasıyla petrol alsa dahi bu defa malın sigorta acentesi ikincil bir yaptırım tehdidiyle karşı karşıya kalacak. Bu da o sigorta şirketi adına geniş zaman diliminde Birleşik Devletler ile iş yapma şansını rafa kaldırmak anlamına geliyor olsa da; siyasi dengelerin her daim değişebileceği unutulmamalı. O halde yapılması gereken Otomotiv firmasının orta vadede ki hedeflerini belirlemesi olacaktır.

Orta ve küçük ölçekli şirketlerin bu tip international mekanizmaları kullanarak Trump'un yaptırımlarını bertaraf etme şansı halen işliyor.

Bu paralellikte İran'ın bu konuya yoğun bir mesai harcadığı bilgileri sürekli yenileniyor.

Ülkelerin İran'dan petrol almasının yanı sıra, İran'ın en büyük ticaret partneri olan Çin'in desteği de burada zaman içinde daha da önem kazanacak.  

İran daha önce de kaç defa yaptırım döngüsünü bertaraf etti. Bu defa arkasında Trump karşıtı Avrupalı firmalar gibi hatırı sayılır müttefikleri de var.

İranlılar, yıllarca yaptırım altında yaşamış olmanın getirdiği tecrübe ile petrolü satmak için olağanüstü yöntemler bulmak zorundalar.

Ayrıca, Avrupa piyasasında yaşanan maddi kayıplardan doğacak zararı telafi etmek içinde Doğu'ya kayarak Rusya ve Çin ile olan ilişkilerini daha da sağlam bir zemine oturtmayı deneyeceklerdir. Bu gelişim projesiyle alakalı Hürmüz Boğazı çıkışındaki Jask Limanı Planlaması'nın da hazırlanmaya çalışılması İran'ın gözünü Uzakdoğu'ya çevirdiğinin ispatıdır.

İran Petrolleri Geliştirme Şirketi yetkililerince aktarılan bilgilere göre 2021 yılı itibariyle yeniden konumlandırılan Jask Limanı tam olarak faaliyete geçtiğinde 30 milyon varile yakın depolama alanına sahip olacak ve günlük 1 milyon varil de ham petrol ihraç etme kapasitesine ulaşacak.

Bütün bunlar geliri yaptırımlarla yarı yarıya düşen İran'ın gelecek hesapları.

"Kötü komşu insanı ev sahibi yapar" misali İran'da okyanus ötesinin her türlü darbe hareketine karşı kendini diri tutmaya çalışıyor.

Yeni dünya düzeninin kanunu da bu zaten.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.