Hava Durumu

Bir bayram böyle geçti        

Yazının Giriş Tarihi: 14.06.2019 07:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.06.2019 07:04

 "Bayram günleri, Rabbimizin Ramazanı eda eden kullarına bir ikramıdır. Bayram günleri, birbirimize yaklaşma, yakınlaşma, gönlümüzün ve hanemizin kapılarını birbirimize açma, mutluluğumuzu paylaşma günleridir. Bayram günleri, bayrama kavuşan bir mümin olmanın, şükrünü ve sevincini gittiğimiz her yere taşıma günleridir."

Yaklaşık olarak böyle diyordu imam efendi bayram hutbesinde...

Her şeye rağmen öyle de oldu. Yıllardır köklerinden koparılmaya çalışılan milletimizin Ramazanı da bayramı da iyi geçti elhamdülillah. İstediğimiz gibi olmuyor diye karamsarlığa kapılmak yerine, işin iyi tarafına bakarak her türlü kötülüğün, çirkinliğin yapıldığı, yaşandığı ve adeta teşvik edilip prim yaptığı bir dönemde, iftar vakti sokakların bom boş olması, insanlarımızın, -özellikle- gençlerimizin- camileri doldurması, milletimizin yapısında var olan hayır hasenat duygusunun ramazan-ı şerifte coşması, yıllardır uygulanan programlarla üzerinden -her konuda- adeta dozerlerin geçtiği milletimiz için azımsanacak şey değildir.

Bayramı sırf tatilden ibaret sayanların olması yanında, büyük çoğunluğumuz bayramı, hürmete ve ikrama en çok layık olan anne-babamızla, acı-tatlı günlerimizi birlikte geçirdiğimiz eşimizle, evlerimizin tazecik neşesi ve ümidimiz olan torunlarımızla, çocuklarımızla birlikte geçirdik bu sevincimizi. Aile büyüklerimizi, akrabalarımızı, komşularımızı, hocalarımızı, arkadaş ve dostlarımızı ala kaderil imkân ziyaret ettik dualarını aldık elhamdülillah. İşim gereği çok güzel yerlerde olamama rağmen on beş senedir bu hazdan mahrum idim. Zira sıkça gittiğim batıda da doğuda da bizdeki gibi bir bayram etme anlayışı bulunmamaktadır.

Aslında mümkün olsa da hatırı sorulmadık hiçbir hasta, gönlü alınmamış hiçbir yaşlı bırakılmasa; yetimlerin, gariplerin ve kimsesizlerin tebessümleriyle bayramımıza bir kat daha anlam katılabilsek; İslam âleminin (hiç olmazsa dua ile) derdiyle dertlenebilsek işte o zaman topyekûn bayram yapar, ebedî bayramların elde edilmesine kapı açabiliriz diye ümit ediyorum.Zira bayramlar omuz omuza vererek aynı kıbleye yöneldiğimiz kardeşlerimizle aramızdaki küskünlüklere, dargınlıklara son verildiği günlerdir. Kardeşlerimizin dertleriyle dertlenebildiğimiz günlerdir. Yüce Rabbimiz "Müminler ancak kardeştir"[1]buyuruyor; bu ilahî fermana uyarak aramızdaki muhabbet ve güven bağlarını pekiştirdiğimiz günlerdir.

Pek tabiidir ki, bu güzel davranışlar sadece bayramlara hasr edilmemelidir. Âhirete göç eden geçmişlerimizi ve dinimiz, vatanımız ve milletimiz için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle yâd etmeliyiz. Yeryüzünde ve özellikle İslam âleminde darda ve sıkıntıda olan kardeşlerimiz için yardım elimizi uzatmalı en azından el açıp Rabbimize yalvarmalıyız. Onların da yurtsuzluktan kurtularak barış, huzur ve güven içinde ulaşacağı nice bayramlar için Cenâb-ı Haktan lütuf ve inayet dilemeliyiz.

Evet, bir Ramazan-ı şerifi daha uğurladık. Rabbim, sağlık, âfiyet ve imanla nice ramazanlara, nice bayramlara erişmeyi ümmet-i Muhammed'e nasip eylesin. Hepimiz kesinlikle biliyoruz ki Allah'a kulluk görevimiz Ramazanla bayramla sınırlı değildir. Camilerimizde kılınan cıvıl cıvıl namazlardan, mukabelelerden, teravihlerden sonra da camilerimiz beş vakit dolmalı, iftarlardan sonra da muhtaçların sofrası donatılmalı, orucun zindeliği, sadakanın cömertliği yılın tamamına yayılmalıdır. Nitekim Rabbimiz, "Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine kulluk et"[2] buyurarak bizleri ömrümüzün her anını kulluk şuuruyla geçirmeye davet etmektedir.

Bayramlar; dünyada ebedi kalacakmış anlayışıyla, dünyaya ve dünyalıklara sımsıkı sarılarak değil, bu fani dünyayı, ahiretimizi kazanma yeri olarak değerlendirmek esastır. "Dünya ahiretin tarlasıdır" buyuran bir peygamberin ümmetiyiz. Bu sese kulak vermek, ölümlerden ibret almak lazımdır. Akıllı insana yaraşan da budur. Bu güzel netice de, yapılan ilahi davete icabetle, Rabbimizin emrine uyarak, Ramazan'da kazandığımız güzel hasletleri hayatımız boyunca devam ettirmek suretiyle elde edilir. Ebedi yurdumuz olan ahiretimiz, ancak imanla, Hakk'a kullukla ebedi bayram yerine çevrilebilir.

Rabbim, ülkemizi ve İslam âlemini sulhun, huzurun sağlandığı, insanların huzur içinde yaşadığı ve Müslümanların yaratılış gayesini düşünerek şuurlandığı günleri bu ümmete göstersin. Ramazan günleri bitmiş olsa da Ramazan bereketi ve Ramazan samimiyeti ömrümüzden eksik olmasın dua ve temennisiyle yazımı bitiriyorum.

Cumanız mübarek olsun.

Sağlık, afiyet ve dua dileklerimle...

Not: 15 Haziran 2019 Cumartesi günü ikindi namazından sonra, okul bahçesinde, Bursa merkez İmam-Hatip Lisesinin 50. Mezuniyet günü yapılacaktır. Geleneksel hale gelen günümüze tüm imam hatip mezunu ve mensubu kardeşlerimiz davetlidir. Özelliklede 1975 yılı mezunlarını ve tüm dostlarımı bekliyorum. 1975 yılı mezunları adına Ahmet Bayer.


[1]Hucurât, 49/10.

[2]Hicr, 15/99.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.