'Türkiye'de dansa bakış açısı değişti'

DÜĞÜNE EN ÇOK YAKIŞAN DANS ZEYBEK

Son zamanlarda düğünlerde sıkça gördüğümüz konseptli dans hazırlıklarını ve son yıllarda değişen dans algısını yorumlaya Dans eğitmeni Seyhan Dişlon, '10 sene öncesi ile şuan arasında çok büyük farklılıklar var. Şuan veliler çocuklarını küçük yaşta bizlere getirerek emanet ediyorlar' dedi. 

BİRÇOK BAŞARILARIMIZ VAR

Dans eğitmeni Seyhan Dişlon, birçok başarılarının olduğunu belirtti. Dişlon,  "Uzun yıllardan beri dans eğitmenliği, hakemlik ve aynı zamanda sosyal hobi amaçlı gelen öğrencilerimize eğitimler veriyoruz. Türkiye Dans Federasyonu tarafından düzenlenen yurtiçi yarışmalarından aldığımız başarılarımız var. Minikler, yıldızlar, yetişkinlerden her kategoriden yarışmacılarımız oluyor. Dereceye giren yarışmacılarımız var. Dünya Dans Olimpiyatlarında yapılan benim ve eşimin aynı şekilde öğrencilerimiz ile beraber katıldığımız yarışmalarda aldığımız ödüllerimiz var" dedi.

PSİKOLOJİK AÇIDAN DA ÖNEMLİ

Dansın insanlar üzerindeki etkisinden bahseden Seyhan Dişlon, fizyolojik olduğu kadar psikolojik açıdan da çok etkili bir spor olduğunu söyledi. Dişlon, " Dans fiziksel bir aktivitedir. Bu yüzden kişinin hem formunda hem de sağlığından çok ciddi anlamda pozitif sonuçlar vermektedir. Fiziksel boyutta kişi anlamadan yağ yakmış oluyor. Vücudun her bölgesini ayrı ayrı çalıştırıyor. Dolayısı ile kişi dinç hissediyor kendisini. Aynı zamanda dansın sosyal faaliyet açısından da insanlar arası etkileşim, beraber vakit geçirmek gibi hem fizyolojik hem de psikolojik artıları vardır. " dedi.

POZİTİF ANLAMDA GELİŞİM VAR

Türkiye'de ve Bursa'da dansa bakış açısını değerlendiren Dişlon, bakış açısının olumlu yönde değiştiğini belirterek duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Dişlon,  " Eşim Dinçer Dişlon Bursa'da ilk dans kursunu açmak istediğinde delisin dediler. Tabi ki biraz gönül vermekle alakalı hiçbir zaman pes etmedik. Dansı hem sevdik hem de sevdirdik. Şimdilerde bakış açısı çok farklı. 10 sene öncesi ile şuan arasında çok büyük farklılıklar var. Şuan veliler çocuklarını küçük yaşta bizlere getirerek emanet ediyorlar. Çocuklarının dans edip jimnastik yaparak spor yapmalarını istiyorlar. Aynı şekilde insanlar artık internette araştırmalar yapıyorlar ve dansın insan vücuduna ne kadar büyük katkıda bulunduğunun farkındalar. Yoğun iş temposundan nefes alabilmek için dansı tercih ediyorlar. Pozitif anlamada gelişim artmaktadır. Dans Federasyonu kuruldu ve yarışmalar düzenleniyor. Birçok branşta dans yarışmaları düzenleniyor. Türkiye'de çok ciddi anlamda başarılı yarışmacılarımız var" dedi.

ARTIK DÜNYA BİLİYOR

Dünyanın dans konusunda Türkiye'yi nasıl gördüğünü anlatan Dişlon, Türkiye'de çok yetenekli dansçıların olduğunu belirtti. Dişlon, " Türkiye'de olduğu gibi dünyada da dansa bakış açısı değişti. Öncelikle Türkler kesinlikle çok yetenekli.  Ben dansa üniversite öğrencisiyken başlamıştım. Yurt dışındaki insanlar dansa çok küçük yaşta bale, jimnastik ile başlıyor ve çok büyük avantajlı başlıyorlar. Türklerin dansa yatkın olduğu aşikâr. Türkiye'nin birçok şehrinde dans festivalleri yapılıyor. Bu festivallere dünyanın her yerinden dansçılar geliyor. Geldiklerinde Türkiye'de kesinlikle iyi dansçıların olduğunu görüyorlar" dedi.

AZİM ÖNEMLİ

Dans edebilmek için yetenekten fazla çok çalışmanın gerekildiğini ifade eden Dişlon, " Dans için kesinlikle çalışmak ve istikrar gereklidir. İstikrarlı öğrenci yetenekli öğrenciyi bile geçebilir. Bunu senelerdir yaptığımız için çok rahat bir şekilde söyleyebilirim her zaman başarı getiren şey istikrar ve azimdir" dedi.

ZUMBA FAVORİ

Dişlon, Bursalıların en çok bayanlarda zumba olduğunu çiftlerde ise eşli dansların yani Latin danslarının tecih edildiğini ifade etti.

POPÜLER OLAN ZEYBEK

Son yıllarda düğünlerde sıkça gördüğümüz dans çeşitleri hakkında konuşan Seyhan Dişlon, popüler olan zeybek dansı olduğunu ifade etti. Dişlon, " Düğün dansı için halk danslarını tercih eden çiftler genelde klasik zeybek eğitimi alıyorlar. Kursumuzda her dansın ayrı hocası oluyor. Uygun oldukları saat diliminde birebir hoca eşliğinde kurslarını alıyorlar. Çiftimiz hazır hale gelene kadar yanlarında oluyoruz. Zeybek figürlerini tam öğrenene kadar bir karagrafi hazırlıyoruz. Gelinlik ve damatlıkla burada mutlaka prova aldıktan sonra çiftimizi uğurluyoruz. Çünkü düğünde herhangi bir takılma düşme riski olmasın diye her açıdan onları hazırlıyoruz. Ben çiftlerimizi her zaman derim ki düğününüzdeki ilk dansınızı bir daha asla geri getiremezsiniz. Düğün çiftleri en güzel hediyeleri kendilerine bu dansı hediye etmek oluyor. Düğün danslarında bir sınırlama yok. Çiftimiz ne hayal ediyorlarsa onlara o karagrafiyi hazırlıyoruz. " dedi.

HEYECANLARINA ORTAK OLUYORUZ

Halk dansı eğitimi veren Vahitcan Demir, " Zeybek düğünlere çok yakışan bir dans. Genelde çiftlerimiz harmandalı zeybeğini tercih ediyorlar. Onların bu heyecanlarına ortak oluyoruz aynı zamanda destek oluyoruz. İstedikleri şekilde karagrafiler hazırlayarak hayallerinin dansını düğünlerinde sergiliyorlar" dedi.