"Kendi mezarıma..."

Yeşilçam'ın usta oyuncusu Eşref Kolçak, Hülya Koçyiğit'in TRT2'de yayınlanan "Film Gibi Hayatlar" programına konuk oldu. Bursa'da tedavi gördüğü hastaneden doktor kontrolüyle çıkıp programa katılan Kolçak, Koçyiğit ile sohbetinde duygusal anlar yaşadı.

130'un üzerinde filmi olan, geçmişten bugüne sinema hayatında yaşadıklarından bahseden Eşref Kolçak, "Bizim insanımız seyrettiği filmde kendinden bir parça görmezse zevk almaz, biz çok gerçekçi filmler yapıyorduk. Hiçbir zaman tek tip oynamadık, çeşitli karakterlere hayat verdik. Biz bizim insanlarımızı canlandırdık" dedi. Mesleğine olan tutkusundan bahseden Kolçak, yatarak değil çalışarak ölmek istediğini belirtti: "Fikret Hakan bir röportajında bizi çalıştırmayarak bizi öldürüyorsunuz dedi ve 15 gün sonra öldü. Ben yatakta değil, çalışarak ölmek istiyorum." 

Eşi Özcan Kolçak'la büyük bir aşk yaşadığını söyleyen Eşref Kolçak eşinin yanına kendi mezarını yaptırdığını söyledi. Kolçak, "Eşimin yanına kendi mezarımı yaptırdım, oğlumu da annesinin koynuna verdim. Hanımın mezar taşına evimin hanımı, çocuğumun anası, benim kadınım diye yazdırdım. Kendi mezar taşıma ise 'Sinema gelecek kuşaklara yazılmış canlı mektuplardır' yazdırdım" dedi.

'İKİ SENE BALIKÇILIK YAPTIM'
Şöhret sayıldığı dönemde Kasımpaşa'da bir arkadaşının teşvikiyle sandal alıp balıkçılık yaptığını anlatan Eşref Kolçak "O iki senede balıkçılıktan kazandığım para, sinemadan daha çoktu. Tek başıma Haliç'te iki köprü arasında 170 çift palamut yakaladım. İki senenin ardından sinema aşkım ağır bastı, tekrar setlere döndüm" dedi.