Hava Durumu

Erdoğan'dan flaş açıklamalar

Erdoğan, ATO Congresium'da Ankara'nın Enleri Ödül Töreni'ne katıldı,  sanayici ve iş adamlarıyla iftarda bir araya geldi.

Haber Giriş Tarihi: 09.05.2019 22:07
Haber Güncellenme Tarihi: 09.05.2019 22:07
Kaynak: Haber Merkezi
https://bursahayat.com.tr/
Erdoğan'dan flaş açıklamalar

Buradaki konuşmasında tüm katılımcıları selamlayan Erdoğan, "Ramazanı  Şerifinizi bir kez daha tebrik ediyorum. Rabb'imden bu ayın hürmetine ülkemize,  milletimize, İslam dünyasına ve tüm insanlığa huzur, kardeşlik, refah getirmesini  niyaz ediyorum." diye konuştu.

Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından kurumlar vergisi, istihdam,  ihracat ve değer katanlar dalında ödüle layık görülen firmaları ve kurumların  temsilcilerini kutlayan Erdoğan, Cumhuriyet ile yaşıt olan ATO'nun bugün 157 bin  üyesiyle Türkiye'nin ekonomideki en önemli temsilcileri arasında yer aldığını  söyledi.

Gerek yürütülen faaliyetler ve gerekse verecekleri ödüllerin  Ankara'nın bürokrasi yanında ticaret, üretim, teknoloji ve eğitim şehri olduğunu  da ortaya koyduğunu dile getiren Erdoğan, bugün de odanın "Sen kazan ülkemiz  kazansın" anlayışıyla girişimcilere öncülük etmeyi sürdürdüğünü ifade etti.

İş dünyasıyla birlikte istihdam seferberliği başlattıklarını ve  hedeflerinin bu yıl içinde 2,5 milyon ilave istihdamla hem kayıpların telafi  edilmesi hem de hedeflere uygun bir seviyeye ulaşmak olduğunu belirten Erdoğan,  "Ankara Ticaret Odasının bize sözü yıl sonuna kadar 220 bin istihdam. Şu an  itibarıyla 60 bin istihdamı sağlamış durumda. Temennim odur ki yıl sonu  itibarıyla Ankara Ticaret Odası 220 bin istihdamı sağlamış olsun." diye konuştu.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin 365 odası ve borsasıyla bu  konuda yoğun bir hazırlık içinde olduğunu ifade eden Erdoğan, "Yılın ilk üç  ayında olumlu yönde fakat yetersiz bir istihdam artışı yakalamayı başardık.  İlerleyen süreçte istihdamda çok ciddi bir yükseliş bekliyoruz. Şimdiden bunun  işaretlerini almaya başladık. Devlet olarak istihdam konusunda geçmişte hiç  olmadığı kadar çok çeşitli ve geniş kapsamlı teşvikler veriyoruz." dedi.

Tüm iş adamlarını bu teşviklerden faydalanmaya davet eden Erdoğan,  ATO'nun bu konuda tüm girişimcilere rehberlik etmeye, yardımcı olmaya ve yön  göstermeye hazır olduğunu bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ülkemizin üzerinde toplanmaya çalışılan kara bulutları birer birer  dağıtıyoruz. İşverenlerimiz, esnafımız, sanatkarımız artık tamamen kendi  gündemine, kendi işine, kendi çalışmalarına odaklanmış durumdadır. Sanayide  çarkların daha hızlı döndüğü, ticarette sirkülasyonun genişlediği, üretimin ve  kazancın bereketinin arttığı bir döneme giriyoruz.

Türkiye'yi başka türlü durduramayacaklarını görenler umudumuza,  moralimize, hedeflerimize ulaşma inancımıza  saldırıyorlar. Faizi ve enflasyonu  tetikleyen kur operasyonlarının gerisindeki en büyük amaç budur. İlgili ilgisiz  her gelişmeyi bahane ederek döviz kurunu harekete geçirenler istikrar ve güven  iklimimizi zedeleyerek milletimizi atalete sürükleme peşindeler."

"Bu oyunu bozmakta kararlıyız." ifadesini kullanan Erdoğan,  "Türkiye'nin potansiyeli ve imkanları tüm bunların üstesinden gelmeye yetecek  düzeydedir. Kendimize güvendiğimiz takdirde hiçbir yaptırım ve bununla ilgili  tehditler, hiçbir ek vergi uygulaması, hiçbir açık gizli ambargo bizi  durduramaz." dedi.

Girişimciler ve iş adamları için Türkiye'nin ve dünyanın her köşesinde  ayrı fırsatlar bulunduğuna işaret eden Erdoğan, önemli olanın bunları keşfetmek  ve harekete geçirmek olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün Türkiye, dünyanın 222 ayrı ülke ve  bölgesine ihracat yapabilen bir ülke haline gelmişse Allah'ın izniyle elimizden  kaçacak hiçbir şey kalmamış demektir. Günümüzün Alperenleri olarak gördüğüm iş ve  sivil toplum insanlarımız dünyada ayak basmadık bir yer bırakmadıkça önümüz  aydınlık demektir. Bozkırın ortasındaki Ankara'da sadece siyasi bir başkent değil  aynı zamanda dev bir sanayi, teknoloji, ticaret ve eğitim şehri de inşa etmeyi  başaran bir milletin üstesinden gelemeyeceği mesele olamaz." değerlendirmesinde  bulundu.

ATO'nun öncülüğünde 3 bin öğrencinin Sakarya Meydan Savaşı'nın  yapıldığı Polatlı'daki Duatepe'yi ziyaret etmesini çok önemli ve anlamlı  gördüğünü vurgulayan Erdoğan, "Çanakkale başta olmak üzere, tarihimizin sembol  mekanlarının yeni nesillere bizzat yerinde gösterilmesi oralarda verilen  mücadelenin daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır." dedi.

Malazgirt'te her yıl yapılan zafer törenlerini yeni bir heyecana ve  yeni bir çehreye büründürerek sürdürdüklerini belirten Erdoğan, "Şimdi hedefimiz  Ahlat'ta bir cumhurbaşkanlığı mekanını inşallah bitirmek ve Sultan Alparslan  Ahlat'tan 24'ünde yola çıkarak oradan 26'sında Malazgirt'e varmış ve 26  Ağustos'ta Malazgirt'te o zaferi orada temin, tespit ve ilan etmiştir. İnşallah  bir aksilik olmazsa burayı 26 Ağustos'taki zafer törenlerine yetiştireceğiz."  diye konuştu.

Programda şehit yakınları ile gazilerin de bulunduğunu anımsatan  Erdoğan, "Her karışını kanımızla ve terimizle sulayarak vatan toprağımız  yaptığımız bu topraklardaki bin yıllık varlığımızı şehitlerimize ve gazilerimize  borçluyuz. Tıpkı 1071'de Anadolu kapılarını ilelebet bize açan Sultan Alparslan  gibi bugün de milletimizin tüm fertlerinin mukaddes değerlerimiz için  gerektiğinde şehadete hazır olduğunu biliyorum. Bunu son bir asırda Çanakkale'den  İstiklal Harbi'ne, Kıbrıs'tan terörle mücadeleye ve son olarak 15 Temmuz'a kadar  her fırsatta gösterdik." dedi.

Milletin kalbinde şehitlerin aziz hatıralarının, şehit yakınları ve  gazilerin ayrı bir yeri olmasının sebebinin bu olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle  devam etti:

"Çünkü biz bu dünyada yaşadığımız, bu vatanın havasını soluyup, suyunu  içtiğimiz müddetçe şehidimiz ve gazimiz eksik olmayacaktır. Geçmişte ecdadın  semalarında bayrağımızı dalgalandırdığı, minarelerinde ezanımızı eksik etmediği  nice coğrafyalarda bugün hüzünlü bir sükut hakimdir. İşte bunun için her fırsatta  tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet diyoruz. Şayet rabiamıza sıkı  sıkıya sahip çıkmazsak bizi bu topraklardan geride en küçük bir iz  bırakmamacasına jiletle kazır gibi kazırlar."

Dünyanın dört bir yanında mazlum ve mağdurların yaşadıkları  sıkıntıların temelinde birlik ve beraberliklerini koruyamamaları, kendi içlerinde  ihtilafa ve kavgaya düşmelerinin olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan,  "Aynı akıbete duçar olmamak için 82 milyon hep beraber bir olacağız, iri  olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Son  yıllarda ülkemizi kendi senaryoları doğrultusunda siyasi, ekonomik, askeri olarak  çökertmeyi amaçlayanlara bugüne kadar aradıkları fırsatı hamdolsun vermedik,  inşallah bundan sonra da vermeyeceğiz." diye konuştu.

Tüm şehitlere Allah'tan rahmet, gazilere de sıhhat ve afiyet dileyen  Erdoğan, "Şehitlerimizin aziz hatıraları, onların yakınları ve gazilerimiz sadece  saygıyı, hürmeti hak ederler. Şehit yakınlarımızın acılarına ortak olmak yerine  onları teröristlikle, PKK'lılar gibi davranmakla suçlayanları milletimizin  vicdanına havale ediyoruz. Biz şehit yakınlarımıza ve gazilerimize sahip çıkmaya,  onları desteklemeye, onlara hürmetkar ve hizmetkar olmaya devam edeceğiz." dedi.

Son yıllarda ülkemizi kendi senaryoları doğrultusunda çökertmeye amaçlayanlara bugüne kadar aradıkları fırsatı hamdolsun vermedik.

Türkiye demokratik bir hukuk devletidir. Darbelere rağmen milletimiz demokrasiye sahip çıkmıştır.

Haksız bir şekilde görevden alınıp cezaevinin yolunu tuttuğumuz da yanımızda milletimizin olması yaptığımız işin doğruluğunu gösteriyordu. 

Vesayetle yaptığımız mücadeleyle olduğu gibi 15 Temmuz'da da milletimiz yüreği ve duasıyla yanında yer aldı.

Çareyi hep milli iradede sandıkta aradık.

Son 17 yılda 15 defa milletimizin hakemliğine gitmemizin nedeni budur. 

31 Mart seçimlerinde milletimiz yüzde 51,7 gibi bir oranla Cumhur İttifakı'nın yanında yer aldı.

Her aşaması tartışılır hale gelmiş bir seçim için en doğru karar verilmiştir.

Sandık kurulu üyeleri ile ilgili hukuka aykırı işlem yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız.

Seçimi 31 Mart'ta kazandığınıza inanıyorsanız 23 Haziran'da da kazanabilirsiniz. 

CHP tek parti zihniyetinden kurtulamadı.

YSK'da seçimin yenilenmesi yönünde oy kullanan üyelerin teker teker ismen okuyan Kılıçdaroğlu bunları partilerine yuhalatmış ve açıkça hedef göstermiştir. Sen dokunulmazlığına mı sığınıyorsun? O zaman senin yapman gereken bir şey var. Dokunulmazlığının kaldırılmasını iste o zaman bakalım bu ifadeleri kullanabilecek misin?

31 Mart seçimleri CHP yönetiminin sandıktaki son sabıkasıdır. 

Kılıçdaroğlu, Türk demokrasisinin en büyük sorunu 

Demokrasilerde hakimlerin kararını eleştiri hakkı vardır ama çete suçlaması yapmak başka bir şeydir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.