Dört arastalı Köprü'nün nazar boncukları

Bilal KAYAALTI

Siyaset bilimci Can Ulusoy, kardeşi Ozan Ulusoy ve anneleri Yıldız Ulusoy'la çarşılı köprüde bulunan Akik Sanat Evi, doğal taş ve cam atölyesinde 15 yıldır kedi besliyorlar. Çocukluktan bu yana hayvanlara olan ilgi ve merhametin kaynağının babaları Mecdettin Ulusoy olduğunu dile getiren kardeşler, çevrede rahatsızlanan, eziyet görmüş, ayağı kırık ve bakıma muhtaç kedilerin veteriner öncesi ilk getirildikleri yer Akik Sanat atölyesi olduğunu ifade ettiler. Akademisyen Can Ulusoy, çocukluğunda Orhan ve Ulucami'nin bahçelerinde bulunan can dostları ziyaret etmeye gittiğini hatırlatırken, hayvan sevgisinin de kent kültürüyle bağlantılı olduğunu kaydetti.

Ozan Ulusoy, sanat atölyesine gelen misafirlerin kedileri görünce şaşkınlıklarını gizleyemediklerini söyledi.

5 NESİL 'TARİHİ ÇARŞI'NIN NEŞESİ

Kimisi koltukta, kimisi sepette, kimisi bocuk tezgahının üzerinde, kimisi de tarihi mekanın etrafında tur atıyor. 2004 yılından buyana Irgandı Köprüsü'ndeki cam ve taş sanatı atölyesinde kedi baktıklarını ifade eden Can Ulusoy, çarşıya ilk geldiklerinde bakımını üstlendikleri 'Toraman' isimli kedinin 15 yaşını doldurduğunu  söyleyerek, "15 yıldır itina ile baktığımız Torama'nın  yavrularının yanı sıra  torunlarının torunu 5 nesildir tarihi çarşımızı neşelendiriyor" dedi.

Kediler, Irgandı'ya gelenlerin ilgisini çekmekle birlikte, fotoğraf çekenlere de poz vermeyi ihmal etmiyorlar.

HER BİRİNİN FARKLI İSMİ VAR

Bursa'yı Türkiye'deki diğer kentlerden ayıran en büyük özelliğin, şehirde yaşayan Bursalıların hayvanlara olan sevgi ve muhabbeti olduğuna dikkat çeken akademisyen Ulusoy, sanat evinde baktıkları Cipcirik, Bıdık, Prenses, Safinaz, Panter ve Kara Kız ismini verdikleri kedilerin Irgandı Köprüsü'nün nazar boncukları olduklarını ifade etti.

Siyaset bilinci Can Ulusoy, Bursa'nın diğer şehirlerden çok farklı bir kent olduğuna dikkat çekerek, kedi beslemenin insani bir adım olduğunu ifade etti.

BOL BOL FOTOĞRAF ÇEKİYORLAR

Ulusoy bakımlarının üstlendiği kedilerin haricinde çeşitli nedenlerle etrafta bulunan kanadı kırık güvercin ve farklı cinste kuşları da tedavi ettiklerini sözlerine ekledi. Ulusoy ailesinin kuşatıcılığı ve kentlilik bilinci  genel anlamda topluma örnek olurken, kültür ve sanat çarşısını ziyaret edenler, can dostların fotoğraflarını çekmeyi, öz çekim yapmayı da ihmal etmiyorlar.

Can dostlar, tarihi mekânda özgürce hareket ediyorlar.

"KEDİLER BİZİM CAN DOSTLARIMIZ"

Akik Sanat atölyesinin müdavimleri olan kedilerle yakından ilgilenen sanatçı Ozan Ulusoy ise, bundan 25 yıl önce Bursa sokaklarında kedilerin sayısının bir hayli fazla olduğunu, neredeyse her evde kedi beslendiğine dikkat çekti. Kardeş Can Ulusoy, "Şu bir gerçek ki, eskiden kediler sadece fare tutsun diye değil, çocuklara ve yaşlılara arkadaş olsun diye de beslenirdi. Hele eşten dosttan vefa görmeyen, çoluk çocuğu olmayan, olsa da bunlardan alâka bulamayanlar, muhabbet ve merhametini kedilere verirlerdi. Biz ailecek hayvanlara karşı büyük bir ilgi duyuyoruz. Kediler bizim can dostlarımız" dedi.

Sevimli hayvanlar, sanat atölyesinin her yerini mekan edinmiş durumdalar.

VİCDANLI BİR NESİL

Son olarak Doç. Dr. Can Ulusoy, "Aynı zamanda Irgandı'nın etrafında uçuşan, kanadı kırılan güvercinlerin tedavileriyle de ilgileniyoruz. Atölyemize gelen misafirler kedilerimizi görünce hem çok seviniyor, hem de şaşırıyorlar. Biz aslında insani bir geleneği, kültürü devam ettiriyor, merhametin ve sevginin devam etmesi için çaba sarf ediyoruz. Herkesin kedi beslemesini tavsiye ediyoruz, böylelikle can dostlara karşı daha vicdanlı bir nesil meydana geleceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.