Burası kent panayırı

Bilal KAYAALTI/Elif KUŞ

Bursa'nın en işlek ve insan hareketliliğinin en yoğun olduğu Kent Meydanı, bayram ve tatil günleri adeta panayırı andırıyor. Uludağ Üniversitesi'nde okuyan ve para kazanmak içinde ek iş yapan Somali, Kenya, Tanzanya, Mozambik, Nijerya gibi ülkelerin gençleri, yerli seyyar satıcılar ve İpek Böceği Tramvayı geçişi sırasında oluşan manzara, Tayland'ın Başkenti Bangkok'taki pazaryerinin ortasından geçen treni ve satış yapan pazarcıları andırıyor.

KOLYE, AYAKKABI VE PARFÜM

Osmangazi İlçesi'nin en hareketli alanı olan Kent Meydanı ve Osmangazi Metro istasyonuna kadar uzayan güzergâh, Afrikalı ve yerli seyyar satıcılar tarafından panayır alanına dönüşmüş durumda. Kimisi çanta oyuncak satarak ekmek parası kazanmanın derdine düşmüşken, parfüm, kayış, oyuncak satarak binlerce kilometre uzakta yaşayan ailesine para göndermenin telaşında. Yerli satıcılar ise, Afrika'nın farklı ülkelerinden gelen Üniversite öğrencilerinin sattıkları ürünlerin dışında, kolye, ayakkabı satarak evlerinin geçimini sağlamanın derdindeyken, bazı seyyar satıcılar ise, pilav, kokoreç,  ızgara köfte, çiğköfte, midye satışıyla aile bütçesine katkıda bulunuyorlar. Bursalılar, Tramvay raylarının sağına ve soluna kurulan tezgâhlarda satılan ürünlere, hediyelik eşyalara yoğun ilgi gösteriyorlar.

'KARNIMI BURADA DOYURUYORUM'

Bir yıl önce Irak'tan Türkiye'ye çalışmaya geldiğini söyleyen Muhammet Akif, yaklaşık 2 aydır da Bursa'da seyyar satıcılık yaptığını söyledi. Akif, hafta içi farklı semtlerde seyyara çıktığını ve ayakkabıya oyuncak sattığını, hafta sonları akşamüstü ise Kent Meydanı'nda satış yaptığını belirterek, şunları söyledi:

"Hava karardığında buraya geliyoruz. Özellikle hafta sonu işlerimiz iyi, hafta içi biraz işlerde düşüş oluyor. Bazen pazarlara gidiyorum, bazen ise farklı yerlerde tezgâh açıyorum.  Burası çok farklı bir yer. Allah bereket versin, işlerimiz oluyor. Karnımı burada doyuruyorum, farklı tatları, farklı lezzetleri ucuza yığıyorum, evde yemek yapmama gerek kalmıyor" dedi.

'GECE YARISI İZİN VERİYORLAR'

Bursa'ya 4 sene önce okumak için geldiğini kaydeden 28 yaşındaki Somalili A Ş, ailesine seyyar satıcılık yaparak baktığını söyledi. Evli ve üç çocuk babası önümüzdeki yıl mezun olacağını ancak,  Bursa'da birkaç yıl daha kalıp ailesine katkı koymaya devam edeceğini ifade etti. Kayış, saat ve parfüm satan Somalili, "Akşamları buraya geliyoruz. Gece yarısına kadar buradayız. Bizim burada durmamıza belirli saatten sonra izin veriyorlar. Buna rağmen işlerimiz fena değil. Ekmek paramızı çıkarıyoruz. Ben deri kayış, saat ve parfüm satıyorum. Diğer arkadaşlarım farklı şeyler satıyorlar" diye konuştu.

RAHAT TAVIRLAR SERGİLİYORLAR

Afrika'nın farklı ülkelerinden gelen siyahi gençler, Kent Meydanı ve civarında seyyar satıcılık yaparken zorlanmıyorlar. Birçoğu iyi derecede Türkçe bilirken, bazıları ise müşterilerine satış yapabilecek, derdini anlatacak kadar Türkçe ile tanışmış durumda. Açtıkları tezgâhta rahat hareketleriyle dikkat çeken kara kıtanın çocukları,   boş zamanlarında genellikle kendi aralarında sohbet ediyor, kulaklıkla müzik dinlerken dans ediyor, ilginç kıyafetleri ile ilgi odağı oluyorlar.  Kendi vatandaşlarının dışındaki satıcılar ve çevredeki esnafla muhatap olmuyorlar.

SABAHIN İLK IŞIKLARINA KADAR SATIŞ

İpek Böceği Tramvayının raylarının her iki yanında seyyar satıcılık yapan yerli satıcıların ise farklı hayat hikâyeleri söz konusu.  Aralarında iflas eden esnafta var,  fabrikası olan patronda. Öte yandan,  kokoreç, ızgara köfte, pilav ve muhallebiciler, seyyar arabaların etrafına sıraladıkları plastik masa ve sandalyelerin görüntüsü, mini çay bahçesini andırıyor. Gece yarısı başlayan satış, sabahın ilk ışıklarıyla son buluyor. Örneğin kokoreççi sabah yerini poğaça börek satana devrediyor. Köfteci, ise simitçiye. Ardından da zabıtalar meydanda göreve başlıyor.